Image Map

İşçilere Ölümlerden Ölüm Beğendiren Sorumlular Yargılanmalıdır!

DİSK Genel Başkanı Erol Ekici’nin, Aşkale’de ve Tuzla’da yaşanan iş cinayetlerine ilişkin açıklaması:

İŞÇİLERE ÖLÜMLERDEN ÖLÜM BEĞENDİREN SORUMLULAR YARGILANMALIDIR!

·       Göçükte kalıyoruz, tersanede demir levhalar altında eziliyoruz, çadırlarda yanıyoruz, barajlarda boğuluyoruz, patlamalarda ölüyoruz!

Bu kaçıncı patlama bu kaçıncı ölüm? İş cinayetlerinin ardı arkası gelmiyor. Davutpaşa, Tuzla, Bursa, Balıkesir, Zonguldak, Ankara Ostim, Elbistan, Tarsus, İstanbul, Kırıkkale, Diyarbakır, Adana, Esenyurt, Amasya, Eskişehir ve Aşkale’den sonra, güvencesizliğin, denetimsizliğin, örgütsüzlüğün bir sonucu olarak ölüm acımasız yüzünü bu kez yine İstanbul Tuzla’da gösterdi.

Daha önceki gün Erzurum’un Aşkale İlçesi yakınlarında bulunan Karasu Baraj Gölü’nde geçirdikleri iş kazası soncu göle düşen biri TEDAŞ işçisi, dördü taşeron işçisi 5 kişi hayatını kaybetti. İşçilerin cesetlerine dahi ulaşılamıyor!

Dün Tuzla’da faaliyet gösteren Ada Tersanesi’nde yaşanan iş cinayetinde ise 2 işçi daha yaşamını yitirdi, 6 işçi yaralandı.

İşçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin bir maliyet unsuru olarak görülmesi ve güvencesizliğin, taşeronlaştırmanın, örgütsüzleştirmenin bir sonucu olarak işçiler üçer, beşer, onar onar ölüyor. Yanarak, düşerek, elektriğe kapılarak, göçük altında kalarak, çadırlarda yanarak, barajlarda boğularak öldürülüyorlar! Her ay tersanelerde 100’ün üzerinde işçi patronların azami kâr hırsları uğruna iş cinayetine kurban gidiyor.

Özelleştirme, taşeronlaşma, işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmaması, kamusal denetimin ve yaptırımın yetersizliği, sendikasızlaştırma, örgütsüzleştirme politikaları ve bütün bunlara piyasaya açılmış işçi sağlığı ve güvenliği alanı eklenince yaşanılan facialar birbiri ardı sıra gelmeye başladı ve bu anlayış böyle kaldığı sürece ne yazık ki devamı da gelecektir!

İŞÇİ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ALANI PİYASAYA AÇILMAMALIDIR!

İşçi Sağlığı ve Güvenliği sistemi bütüncül politikalar ve merkezi bir müdahaleyi gerektirir. Özelleştirme ve taşeronlaşmayla bu bütünlük parçalanmış ve etkin müdahale olanakları ortadan kaldırılmıştır.

İSG alanında sürekli iyileştirmenin en temel uygulamalarından biri etkin denetim sistemidir. Ama bu çökmüş sistem içinde denetim mekanizması nerdeyse yok denecek düzeydedir.

Oysa bu ölümleri durdurmanın çaresi çok açıktırR30; İşçi Sağlığı ve Güvenliği alanı piyasaya kesinlikle açılmamalıdır. Hızla, İşçi Sağlığı ve Güvenliği yasa tasarısı çalışanların sağlık ve güvenliğini temel alan bir anlayışla çıkarma iradesi ortaya koyulmalıdır.

Sağlık, güvenlik ve çevreyle ilgili, özerk, demokratik bir işleyişe sahip olan kurumsal bir yapının sosyal taraflarla birlikte oluşturulması ve gerekli tedbirlerin alınması vakit kaybetmeksizin yaşama geçirilmelidir.

Bunları yapmaktan imtina eden, “daha çok kâr” için göz göre göre işçileri ölüme sürükleyen AKP Hükümeti bu cinayetlerin birinci derecede sorumluluğundan yakasını kurtaramayacaktır!..

İşçi sağlığı ve güvenliği alanında gerekli adımları ivedilikle atmayan ve hükümetleri döneminde yüzlerce işçinin ölmesini engellemeyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı artık ölümlerle birlikte anılmaktadır ve “Ölümlerden Sorumlu Bakan” ünvanına hak kazanmıştır!..

İşçilere ölümlerden ölüm beğendiren bütün sorumlular derhal yargı karşısına çıkarılmalıdır!

Yaşamını kaybeden işçilerin yakınlarına başsağlığı diliyor, iş cinayetlerinin artık son bulmasını istiyoruz!

ITUC ETUC