Image Map

İktidar ve işveren icazetli sendikal projelere karşı Sosyal-İş sendikamızın yanındayız!

DİSK Yönetim Kurulu’nun Sosyal-İş sendikamızla dayanışma mesajı

Ülkemizde işçilerin Anayasal ve yasal sendikalaşma, sendika seçme hakkına yönelik çok boyutlu saldırılar sürüyor.

Sendikalı oldukları için Kod- 29 ile tazminatsız işten çıkarılan, işverenin güdümündeki sendikalara üye olmadıkları için baskı gören, grev hakları zaten fiilen gasp edilmiş olan işçilerin önüne bir diğer engel olarak iş kolu barajları ve çağdışı yetki mevzuatı çıkarılmaktadır. Antidemokratik barajlar ve mevzuat, iktidar ve işverenler tarafından işçilerin sendikal tercihlerine müdahale için kullanılmaktadır.

Bilindiği gibi mevzuatta yapılan değişiklik nedeniyle 2013 yılında birçok sendika ülke barajı altında bırakılmış, birçok işçi toplu sözleşme düzeninin dışına düşme tehlikesiyle karşı karşıya kalmış, sendikalar yasayla tanınan geçici muafiyetlerle örgütlenmesini bugüne dek sürdürmüştür. 2020 yılında süresi dolan bu muafiyetler yenilenmediği gibi, antidemokratik mevzuata dair kalıcı bir düzenleme de yapılmamıştır.

Bu antidemokratik tercihlerin sonuçları bugün Metro Grosmarket Bakırköy Alışveriş Hizmetleri Ticaret Ltd. Şti.de bir kez daha görülmekte, Metro işçileri işverenin baskılarıyla sendika değiştirmeye zorlanmaktadır.

Metro Grosmarket’te 2004 yılından bu yana örgütlü olan, 7 toplu sözleşmenin altına imza atan, 17 yıldır üyelerine birçok ekonomik ve sosyal haklar kazandıran Sosyal-İş sendikamızdan istifaya zorlanan işçiler, işverenin tercih ettiği sendikaya üye olma baskısı ile karşı karşıyadır.

Öncelikle işverenin onayıyla ve iktidarın antidemokratik düzenlemeleriyle yürütülen istifa kampanyası işçiden yana değildir, etik değildir, hatta sendikal faaliyet değildir. Bu, iktidar ve işveren projesidir.

Sendikal alanda sık sık karşımıza çıkan, gücünü iktidardan ve işverenden alan bir çizginin işçi sınıfına hiçbir hayrı olamaz. Bunun da ötesinde Metro’da yaşanan süreç hukuki de değildir. Mahkeme kararları, kesinleşen son istatistik olarak Sosyal-İş’in barajın üstünde olduğu 2009 Temmuz ayı istatistiklerinin uygulanması gerektiğini söylemektedir ve bu mahkeme kararlarına istinaden Sosyal-İş sendikamız Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na yetki tespiti talebinde bulunmuştur.

Bu yetki prosedürü sonuçlanmadan işverenle kol kola, işçileri tehdit ederek sendika değiştirmeye zorlayanların kurduğu tezgâhı işçi sınıfı yakından tanımaktadır.

DİSK ve DİSK üyesi sendikalar, dün olduğu gibi bugün de işverenden ve iktidarlardan bağımsız sınıf ve kitle sendikacılığını sürdürme kararlılığındadır. İcazetli sendikal projeleri, antidemokratik barajları ve çağdışı yetki mevzuatını yıkacak olan da işçi sınıfının kendi örgütlü mücadelesi olacaktır.

DİSK ve DİSK üyesi tüm sendikalar bu mücadelede Sosyal-İş sendikamızın yanındadır!

 

ITUC ETUC