Image Map

ITUC Programı

ULUSLARARASI SENDİKALAR KONFEDERASYONU PROGRAMI
KURUCU KONGRE KARARLARI

Viyana, 1-3 Kasım 2006

1. 153 ülkede, 304 konfederasyondan 168 milyon işçiyi temsil eden delegeler, Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun Viyana, 1-3 Kasım 2006’daki kurucu kongresinde, tüzüğünde ortaya konulan amaçları gerçekleştirebilecek güçteki Konfederasyonu yeni sendikal enternasyonalizmin bir aracı yapmak için, dayanışma, demokrasi ve eşitlik ruhuyla birlikte çalışmayı vaad eder.

2.   Kongre, yoksulluk, sömürü, baskı ve eşitsizlikle mücadele etme; evrensel insan haklarının gerçekleşme koşullarının sağlama ve tüm dünyada çalışan kadın ve erkeklerin etkili bir şekilde temsil edilmesi görevini üstlenir. Başarılı olmak için, uluslararası sendikal hareketin çalışma yöntemlerini küreselleşmenin sorun ve imkânlarına uyarlaması; uluslararası sendika eylemlerini ulusal sendikal örgütlerin çalışmalarının önemli bir parçası yapması ve dünya çapındaki eylemleri kendi amaçlarını desteklemek için seferber etmesi gerektiğini kabul eder.

3.  Kongre, bu kararda ortaya konan politikaların uygulanması için, destek, seferberlik ve kampanya işlerini birleştirmek ve GUC’ (Global UNIONs Council – Küresel Sendikalar Konseyi) deki ortaklarıyla yakından çalışmak üzere Genel Sekreteri görevlendirir. Tüm üyelere, küreselleşen dayanışmanın sorumluluğunun paylaşılmasında etkin, özverili ve dikkatli olma çağrısı yapar. 

4.  Bu kararda ortaya konan politikalar, 5-10 Aralık 2004’te Japonya’nın Miyazaki kentinde yapılan 18. ICFTU Dünya Kongresi’nde; 21-23 Kasım 2005’te Belçika’nın Houffalize kentinde düzenlenen 26. WCL Kongresi’nde ve şimdiye kadar bu iki konfederasyona üye olmayan ama ITUC’a katılan örgütlerde alınan kararlardan, mevcut politikanın zenginliğinden ve tüm ITUC üyelerinin deneyimlerinden esinlenir. 

Değişen Kürelleşme

5.  Kongre ITUC’u, küreselleşmeyi, çalışan kadınların ve erkeklerin, işsizlerin ve yoksulların yararı için kökten değiştirmekle görevlendirir. Konfederasyonun sürekli amaçlarının başarısı için, serbest piyasa neo-liberalizmi politikalarının ve uluslararası topluluğun küreselleşmenin bugünkü seyri karşısındaki açık zaafları ve tutarsızlığının, yerini;

R12; sürdürülebilir kalkınmanın ekonomik, toplumsal ve çevresel, üç boyutunu birleştiren,
R12; işçilerin temel haklarına evrensel saygıyı güvence altına alan,
R12; herkes için adil iş yaratan,
R12; kitlesel yoksulluğa son veren ve ulusların içindeki ve aralarındaki mevcut eşitsizliği azaltan,
R12; büyümeyi, eşitlikçi gelir dağılımıyla teşvik eden

küresel ekonomi yönetişimine bırakması esastır.

6.  Kongre ITUC’u, yeni bir küreselleşme için, ILO’nun adil iş gündemi ve en azından BM’nin milenyum kalkınma hedeflerinin tam olarak gerçekleştirilmesi dahil olmak üzere, gündem oluşturması ve geliştirmesi için acil bir uluslararası Eylem Günü toplamakla görevlendirir. İşsizliğin kabul edilemez düzeylerine karşı, herkes için tam istihdam ve adiliş kazanımları, bu uluslararası eylemin temelini oluşturmalıdır. Sanayileşmiş ülkeler, gecikmeksizin milli hâsılalarının en az % 0,7’sini resmi kalkınma yardımı olarak BM’ye aktarmalıdırlar. Aynı zamanda, öncelikli olarak insan haklarına saygılı olan en az gelişmiş ülkelerin borçların iptali de dahil olmak üzere, gelişmekte olan ülkelerin borç trajedilerine son verilmeli; kaynakların toplumsal yatırımlara kaydırıldığı ve borç alan ve verenlerin karşılıklı sorumluluklarının belirlendiği uluslararası borç tahkimi için adil ve şeffaf bir mekanizma kurulmalıdır.

7.  Küreselleşmenin yeni bir modelinin geliştirilmesinin temelinde, toplumsal eşitsizliklerle mücadele ve yeniden bölüşüm için savaşım yer alır. Kalkınmayı finanse etmek ve olumsuz toplumsal sonuçlar doğuran spekülatif mali hareketleri engellemek için, yabancı nakit işlemlerde uluslararası bir vergiye ihtiyaç vardır.

8.  Küreselleşmenin yeni modelinin merkezinde, tüm insanlar için kaliteli kamu hizmetlerinin sağlanması yer almalıdır. Eğitim hakkına ve sağlığa ve ayrıca temiz su, sağlık koruma dahil olmak üzere diğer temel hizmetlere eşit erişimin sağlanması hükümetlerin sorumluluğundadır. Yaşam boyu eğitimi herkes için bir gerçeklik haline getirmek, bilgi toplumuna katılımın anahtarıdır.

9.  Küresel ekonominin etkili ve demokratik yönetişimi, özellikle Uluslararası Para Fonu, Dünya Bankası ve Dünya Ticaret Örgütü gibi uluslararası örgütlerin köklü bir reforma tabi tutulmasını gerektirir. Her birinin karar alma süreçlerinde daha fazla şeffaflık ve demokrasi ve kolektif politik mevkilerinde daha fazla tutarlılık olmalıdır. Aynı zamanda, bütün örgütler insan haklarının; finansal, ticari ve ekonomik düzenlemelerden daha önde geldiğini tanımalıdırlar. Hükümetler, bu örgütleri yönetme ve demokratik olarak karar verilmiş amaçlara ulaşmak için tam uyum ve işbirliği içinde çalıştırma sorumluluklarını daha fazla ciddiye almalıdırlar. 

10.  Kongre, ITUC’a, Küresel Sendika Federasyonları’ndaki ortakları ve OECD’de Sendika Tavsiye Kurulu ile uluslararası örgütleri kalkınma, emek, çevre, toplumsal cinsiyet konularını programlarına koydurma; çalışan insanların ve yoksulların hak ve çıkarlarına karşı davrandıkları zaman ise onlara karşı koyma gibi sendikal amaçlar için birlikte çalışma çağrısı yapar. Bu kurumlarla olan diyalog, onların politikalarında gerekli olan kapsamlı değişikliklerin gerçekleşmesini sağlamalıdır.

11.  Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası, özelleştirmeyi, ticaret ve yatırımın serbestleştirilmesini, emek piyasasının deregülasyonunu teşvik etme gibi işçi ve yoksul karşıtı programları uygulamaya devam etmektedir. Pek çok ülkede bunlar, devletlerin etkili yönetişimi üzerlerine alma kapasitelerini zaafa uğratmaktadır. IFI’ler, ITUC tarafından önerilen, gerçekten sürdürülebilir ve toplumsal olarak adil kalkınmayı geliştirecek alternatifleri benimsemelidirler.

12.  Dünya Ticaret Örgütü, kurulduğundan bu yana, işçilerin sömürüsünü, kalkınmayla ilgili eşitsizlikleri, çevrenin tahribatını ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştiren serbest ticaretin sürdürülemez bir modelinin aracı olmuştur. Kongre, uluslararası ticaret sisteminin kalkınma için çalışmadığını ve bunun tüm çok taraflı sistemin çabalarının bir parçası olarak zaten böyle olması için yapıldığını kabul eder. Gelişmekte olan ülkeler, adiliş gündemine uygun yerel endüstriyel kalkınma stratejileri izlemeli ve DTÖ’nün karar alma süreçlerinde tam rol oynamalıdırlar.

13.  Kongre, DTÖ’nün toplum ve emek konularını dile getirmesi ihtiyacının üzerinde durur ve ona ILO’nun tam katılımıyla ticaret, toplumsal kalkınma ve çalışma standartlarıyla ilgili bir çalışma grubu veya forumu kurma çağrısı yapar. ITUC, DTÖ tüzüğüne işçi haklarıyla ilgili, ülkeler arası ticarete konu olan tüm mal ve hizmetlerin çalışma koşullarına tam uygunlukla üretilmesi ve dağıtılmasını gerektiren bir hüküm eklenmesi için çalışmalıdır. Böyle bir hüküm açık bir dünya ticaret sisteminde, toplumsal adalet için, korumacılık karşıtı, kalkınmacı ve çok önemli bir araç olacaktır. Buna, ülkelerin çalışma standartlarına tamamen uymalarına yardım edecek teknik işbirliği eşlik etmelidir.

14.  Bütün bu meseleler, bölgesel ve iki-taraflı ticaret, yatırım ve işbirliği anlaşmaları için de aynı
derecede anlamlıdır. ITUC bu tür anlaşmaları yakından takip etmeli ve anlaşmaların işçi haklarına gerektiği gibi uyulmasını ve uygulanmasını garantileyen hükümler içermelerini sağlamalıdır. İşçi örgütlenmeleri, anlaşmaların geliştirilmesi ve uygulanmasında istişari bir statüye sahip olmalıdır.

15.  Kongre, hükümetlerin düzenleme yapma ve kamu yararını koruma hakkını elinde tutmasıyla beraber, yaşamsal kamu hizmetlerinin, özellikle eğitim, sağlık, su, toplu taşımanın ticaretin serbestleştirilmesi görüşmelerinin dışında bırakılması gerektiğini savunur. 

16.  Kongre, uluslararası topluluk için sürdürülebilir bir kalkınma stratejisinin uygulanması gerekliliğinin altını çizer. Kongre ITUC’a, sağlık ve çevre arasındaki bağlantıyı işinin bir parçası haline getirmesi, özellikle iş sağlığı ve güvenliği ve çalışma koşullarının korunması ve işçilerin sorunları konularını Sürdürülebilir Kalkınma Komisyonu, Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı’nın etkinlikleri içine taşıması çağrısı yapar. Ayrıca, sürdürülemez tüketim uygulamalarına son verilmesini ve Kyoto Protokolü’nün BM’nin iklim değişikliğiyle ilgili tasarı sözleşmesine uygulanması için işbirliği yapılmasını önerir.

Çokuluslu Ticaretin Çelişkileri

17.  Kongre, çokuluslu şirketlerin küreselleşmedeki, hükümetler arası işbirliğini ve ticaretin uluslararası düzenlenmesini giderek daha gerekli ve acil kılan anahtar rolünü kabul eder. Uluslararası ticaret faaliyetleri ve ticaretin değişen örgütlenmesi, işçi haklarına saygı konusunda önemli sorunlar yaratmaktadır. Örgütlenme ve toplu pazarlık yapma haklarının etkin uygulanması giderek daha da zorlaşmakta; özellikle şirketler işlemlerinin yerini değiştirme tehdidini kullanmakta; artan güçleriyle işin yürütülme koşullarını dikte etmekte ve kendi sorumluluklarını işçilere ve içinde yaşadıkları topluluğa, topluma ve çevreye atmaktadırlar. 

18.  Kongre, üst yönetim tarafından kendisine hükmedilen uygunsuz tazminat düzeyleri kadar, yeni R16;ticari kötüye kullanım’ ve suç dalgasını kınar. Ticaret faaliyetlerinin düzenlenmesi için var olan ulusal yasal ve kurumsal çerçevenin giderek yetersizleşmekte olduğunun ve acil olarak ticari hesap verebilirliğin ve yönetişimin sağlanmasına ihtiyaç duyulduğunun altını çizer. Şirketler, işlemlerinin toplumsal, çevresel ve insan haklarıyla ilgili etkileriyle ilgili daha fazla sorumluluk yüklenmelidirler.

19.  Kongre, OECD Çokuluslu Şirketler İçin Rehber ve İLO Çokuluslu Şirketler ve Sosyal Politikayla İlgili İlkeler Deklarasyonu ile tam uyumlu olmak üzere, ITUC’u, ticaretin ulusal ve uluslararası düzenlenmesi için etkin olarak çalışmakla görevlendirir. Ticari Sosyal Sorumluluk’un, hükümetlerin ve sendikaların temel rolünün ikamesi olarak kullanılmasına izin verilmemelidir. ITUC, Ticari Sosyal Sorumluluk tartışmasında, düzenleme ve toplu pazarlık ve anlaşmayı sağlama amacıyla lider bir rol üstlenmelidir. Ulusal çalışma denetleme sistemleri, böylesi bir düzenlemenin önemli bir parçasıdır ve güçlendirilmelidir.
 
20.  Kongre, küresel toplumsal diyalogun önemini kabul eder ve çokuluslu şirketler ve ITUC’un çokuluslu ticarete karşı yakından işbirliği yapabileceği GUF’lar arasındaki küresel anlaşmaların sonuçlarını memnuniyetle karşılar.

Sendikal Hakları Savunmak ve Geliştirmek

21.  Kongre, sendikal hakların insan haklarının önemli bir parçası olduğunu; sendikal haklara evrensel ve tam saygının ITUC’un temel bir amacını oluşturduğunu ve küreselleşmenin bu hakkın kazanılmasına bir aciliyet getirdiğini savunur. Sendikal haklara saygı, işyerinde, toplumda ve tüm dünyada, adalet için bir önkoşuldur. İşçiler ancak özgürce örgütlenebildikleri ve pazarlık yapabildikleri sürece, yarattıkları refahtan adil pay alabilir ve toplumdaki eşitliğe, oydaşıma, uyuma ve sürdürülebilir kalkınmaya katkı yapabilirler. Sendikal hakların ihlali R11;ki hâlâ yaygındır- küresel ekonomideki adil olmayan rekabetin kaynağıdır ve ekonomik ve insan hakları zemininde engellenmesi gerekir. Herhangi bir yerdeki baskı, her yerdeki özgürlük için bir tehdit oluşturur. Daha çok kadınlar olmak üzere, dünya serbest üretim bölgelerinde 50 milyondan fazla işçinin sömürülmesi, hükümetlerin sendikal hakları yok eden kuralsız uluslararası rekabetin baskısına nasıl yenildiğine somut bir delil teşkil eder.

22. Kongre, ITUC’u, nerede gerçekleşirse gerçekleşsin sendikal hakların ihlaline karşı mücadeleyle yükümlü kılar ve sendikal hakların ayırım yapılmaksızın bütün ülkelerde ve bütün şartlarda insan haklarının önemli bir parçası olduğuna inanır. ITUC, suiistimallerin sorumluluklarının ya da ondan çıkar sağlayanların etki ve gücünden veya onların kendilerini temize çıkarmak için kullandıkları görüşlerden etkilenerek mücadelesinden caymamalıdır.  Kongre, despotik ve antidemokratik güçlerin ve hükümetlerin sendikal hakları ihlal etmelerine imkân veren kişi dokunulmazlığını kınar. Bundan başka ITUC’u, ILO’nun sendikal hakları tanımlayan uluslararası standartlarını gözetmesi rolünü geliştirmeye ve korumaya çağırır. ITUC’u, yeni İnsan Hakları Konseyi, ECOSOC ve Genel Kurul dahil olmak üzere, ilgili tüm BM organlarındaki fırsatların tam olarak kullanımıyla görevlendirir.

Ayrımcılıkla Savaşmak, Eşitliği Kazanmak

23.  Kongre, ITUC’u bütün şekilleriyle ayrımcılığa son vermek için kampanya yürütmekle görevlendirir. Cinsiyeti, dini, rengi, milliyeti, etnik kökeni, cinsel yönelimi, toplumsal cinsiyeti, politik görüşü, toplumsal kökeni, yaşı ve özrü nedeniyle iş bulamayanların, belli mesleklerle sınırlandırılanların, işlerinde ilerleyemeyenlerin, düşük ücret alanların ya da baskı görenlerin eşit, onurlu ve adil şartlarda çalışmaları ve yaşamaları için kampanya yürütmekle yükümlü kılar. ITUC’a eşit işe eşit ücret ilkesinin tam ve etkili bir şekilde uygulanmasını sağlaması görevini verir.
 
24.  Kongre, derin ve yaygın toplumsal cinsiyet ayrımcılığının çalışma yaşamında ve genel olarak toplumda evrensel bir gerçeklik olarak varlığını sürdürdüğünü ve küreselleşmenin pek çok yönünün bu durumu kötüleştirdiğini kabul eder. Kongre ITUC’u, toplumsal cinsiyet perspektifini tüm düzeydeki politika, etkinlik ve programlara dahil edilmesini sağlamakla yükümlü kılar. Kongre, sendikal hareketin gelecekteki gücünün ve canlılığının kadınların saflara katılmalarına ve lider olmalarına bağlı olduğunu bilir ve ITUC’u sendika yapılarında toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayacak eylem programlarını hayata geçirmesi; toplumsal cinsiyet konularının sendika politikalarına dahil edilmesi ve kadınlara yönelik ayrımcılığa, tacize, istismara ve sendikal harekette yükselmelerinin engellenmesine karşı mücadele etmesi ile yükümlü kılar. Kongre, ITUC’u, kadınların baskın olduğu sektörlerde güvensiz koşullar altında çalışan veya sendikaların hâlâ güçsüz olduğu sektörlerdeki (enformal iş, serbest üretim bölgeleri, göçmen işçiler, tipik olmayan meslekler gibi) kadınları örgütleme çabalarını büyük ölçüde arttırmaya teşvik eder. 

25.  Kongre, işte ve toplumda çeşitliliğe saygıyı desteklemek; özellikle işyerinde ve emek piyasasında ırkçılık ve yabancı düşmanlığına karşı mücadelede aktif olarak önlemler geliştirmekle yükümlüdür. ITUC’un, dünyadaki göçmen işçilerin ve ailelerinin karşı karşıya olduğu ayrımc
ılığa ve adil olmayan, çoğu kez sömürülen iş ve yaşam koşullarına karşı kampanya düzenleme sorumluluğunun altını çizer. ITUC’a ve üyelerine göçmen işçilerin eşit muamele ve haklarının geliştirilmesi için daha aktif ve görünür bir rol oynama ve ırkçılık ve yabancılık düşmanlığına karşı mücadele etme çağrısı yapar. Göçmen toplum, yerliler ve etnik azınlıklar ile ilgili farkındalığının yükseltilmesini ve anti-terörist önlemlerin, sığınma politikalarının ırkçılık ve ayrımcılığı özendirmemesini sağlamalıdırlar.

Çocuk Emeğine Son Verme

26. Kongre ITUC’u, uluslararası sendikal hareketin çocuk emeğini yok etmeyi ve her çocuğun okula gidebilmesini sağlamayı amaçlayan tarihsel mücadelesini yükseltmekle görevlendirir. Çocuk emeğinin kaçınılmaz, ekonomik olarak yararlı, sosyal olarak kabul edilebilir veya çocuklar ve ailelerinin yararına olduğu yolundaki görüşlerini reddeder.
 
27.  Kongre, ITUC’u tüm sebep ve sonuçlarıyla; enformel ekonomi kadar formel ekonomide de; özgür, zorunlu, kaliteli eğitim ve aile gelirleri desteğinin sağlanmasında; kamusal farkındalık oluştururken; ILO Sözleşmesi 138 ve 182’nin kabulu ve işverenler tarafından uygulanması kampanyalarında ve uluslararası örgütlere ticari, ekonomik ve finansal politikalarının çocukları okul dışına, işe itmektense, çocuk emeğini yok etmeye yöneltmeleri baskısı yaparken; özel olarak ilgilenerek, tüm gösterilerinde çocuk emeğine karşı kampanya yürütmeye çağırır. ITUC, çocuk emeğiyle ilgili aynı amaç, analiz ve yaklaşımları paylaştığı STÖ’ler ile birlikte çalışacak, çocuk emeğinin en kötü şekillerinin yok edilmesine öncelik verecek ve çocukların sömürülmesinin özgün şekillerine odaklanacaktır.  

Genç İşçiler İçin Adil Bir Gelecek

28.  Kongre, dünyanın bugününü ve geleceğini temsil eden genç işçilerin konumunun, genel olarak fazlasıyla zayıf olduğunu kabul eder. Kongre, her yerdeki sendikal hareketin gücü, canlılığı, yaratıcılığı ve geleceği için, kadın ve erkek genç çalışanların sorunlarıyla etkin olarak ilgilenmenin ve onların sendikalara girmelerinin sağlanmasının hayati bir konu olduğunun farkındadır. ITUC’u, adil iş, kaliteli eğitim ve genç kadın ve erkeklerin örgütlenmelerinin ve sendikalarda temsilinin geliştirilmesi için kampanya yürütmekle görevlendirir. Kongre, ITUC’a genç işçilerin sorunlarıyla ilgili politika ve eylemler geliştirmek, ulusal deneyimlerin paylaşılmasını kolaylaştırmak, genç sendikacıları kampanyalarına katmak ve hareket için potansiyellerini geliştirmeyi hızlandırmak görevlerini verir.

İşyerlerini Sağlıklı ve Güvenli Hale Getirmek

29.  Kongre, tüm işçiler için iş sağlığı ve güvenliğinin güçlendirilmesi ve her yıl iki milyondan fazla işçinin iş kazaları ve işe bağlı hastalıklardan hayatını kaybetmesinin son bulması gerektiğini savunur. Güvenli ve sağlıklı işe erişimin tüm işçilerin vazgeçilmez bir hakkı olarak kabul edilmesini talep eder, işçilerin sendikalara katılımlarının ve temsillerinin sakatlanmaları ve hastalıkları azaltacağını savunur ve ITUC’u sağlık ve güvenliği geliştirmek için işveren ve hükümetlerin işbirliğiyle ulusal ve uluslararası girişimler oluşturmaya davet eder.

30.  ITUC, asbestin kullanımının ve ticaretinin tüm dünyada yasaklanması; asbest ürünlerinden zarar gören veya görecek işçilerin ve toplulukların uygun ve güçlü bir şekilde korunması ve yasaklama sonucu işsiz kalan işçilerin tekrar işe yerleştirilmeleri için kampanya yürütecektir. Ayrıca, güvenli ve sağlıklı işyerlerinin dünyanın daha az tehlikeli yerlerine doğru yer değiştirmesinden kaynaklanan toplumsal dampingi durdurmak için harekete geçecektir.

31.  Kongre, 28 Nisan’ın dünya çapında R16;Ölü ve Yaralı İşçiler İçin Uluslararası Saygı Günü’ olarak kabul edilmesi ve uygulanması çağrısını yapar.

32.  Kongre, işyerinin HIV/AIDS hastalığına karşı savaşta önemli bir mücadele alanı olduğuna inaır ve ITUC’u HIV ve AIDS’i önlemek, kontrol etmek ve tamamen yok etmek için güçlü ve etkili eylemler düzenlemesi için görevlendirir. Bu, HIV statüsündeki yerlerdeki ayrımcılığı önlemek ve cezalandırmak için alınacak tedbirleri; gönüllü ve gizli test ve danışmanlık hizmetlerini; HIV pozitif olanlara, ailelerine ve toplumlarına gösterilecek özen, destek ve tedaviyi de içermelidir. ITUC, HIV/AIDS konusuyla ilgili sendikal eğitimi destekleyecek; hayat kurtaracak ilaçlara evrensel erişimin sağlanması ve adaletli dağıtımı için seferber olacaktır.  

Uluslararası Çalışma Örgütü: Küresel Referans Noktası

33. Kongre, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün dünya çapında sosyal adaleti ve çalışan insanların hak ve çıkarlarını desteklemek amacıyla tarihi yetkisini kullanmayı sürdürmesini kuvvetle desteklemektedir. Kongre ITUC’u, ILO Çalışanlar Grubu aracılığıyla ILO’yu güçlendirmek, kadınların ILO içindeki katılımını artırmak ve ILO’nun çalışmasını daha etkin hale getirmekle görevlendirmiştir.

34.  Kongre, ILO’nun uluslararası emek standartları uygulanması, tam istihdam politikaları, sosyal koruma, sosyal diyalog konularını kapsayan; örgütün saygınlığını ve görünürlüğünü artıran R16;Adil İş Programı’nı desteklemekte ve ITUC’u bu programın somut uygulamasında görev almaya çağırmaktadır.

35.  Kongre, uluslararası emek standartları belirlemenin ve bunları denetlemenin ILO’nun esas görevi olduğunu hatırlatmaktadır. Kongre, ITUC’tan ILO’nun standartlarla ilgili görevlerinde aktif katılımda bulunmasını talep ederken gerçek amacı bu standartları politize etmek ve zayıflatmak olanlara karşı çıkmaktadır.

36.  Kongre, ILO’nun üçlü yapısının ona önemli bir göreceli avantaj sağladığını vurgulamakta ve ITUC’tan bu üç yapılılığın ILO etkinlikleri ve yapısındaki merkezi nitelik olarak kalmasını sağlamasını talep etmektedir.

37.  Kongre, R16;Küreselleşmenin Sosyal Boyutu ile ilgili Dünya Komisyonu’ tarafından hazırlanan raporun uluslararası topluma, küreselleşmeyi ILO’nun sosyal adalet ve çalışan haklarına bağlılığı çerçevesinde algılama fırsatı sağlamasını memnuniyetle karşılamaktadır. Kongre ITUC’u bu fırsatın kaçırılmamasını sağlamakla görevlendirir. Ayrıca ITUC’tan, ilgili uluslararası örgütlerin, özellikle DTÖ’nün, Dünya Bankası’nın ve IMF’nin Komisyon tavsiyelerine işlerlik kazandırmak ve adaletli ve kapsayıcı bir küreselleşme süreci için gerekli gelişmiş uluslararası politika uyumunu güvenceye almak amaçlarıyla ortak hareket etmelerini sağlamasını talep eder. Kongre, buna bağlı olarak, ILO ve DTÖ’nün, ticaret, standartlar ve diğer sosyal konular ile istihdam konuları arasındaki ilişki üzerine ivedilikle etkin bir işbirliği programı yürütmeleri gerektiğini vurgulamakta ve Bretton Woods kurumları arasında güçlü bir etkileşimin ivedilikle tesis edilmesi gerekliliğinin altını çizmektedir.

Barış, Güvenlik ve Birleşmiş Milletler

38.  Kongre ITUC’un tüm ülkelerdeki halkların karşılıklı saygı ve hoşgörü içinde birlikte var olduğu, silahlı çatışmalardan, devlet ya da devlet dışı aktörler kaynaklı terörizmden ve diğer şiddet türlerinden azade, barış içinde ve güvenli bir dünyayı gerçek kılmak amacına bağlılığını beyan etmektedir. Sendikal hedeflere ulaşılabilmesi için barış bir ön koşuldur.

39.  Kongre uluslararası ilişkilerde tek yanlılığı redd
etmekte ve ITUC’un mümkün olan her yolu kullanarak Birleşmiş Milletler’in barışın ve anlaşmazlıkların barışçıl yollarla çözülmesinin sağlanması konularındaki başlıca görevini destekleyeceğine dair teminat vermektedir. BM’nin açık bir yetkilendirmesi mevcut değilken 2003’te Irak’a savaş açma kararının alınmasını kınamakta ve BM’yi bu ülkedeki işgalin sona erdirilmesi için harekete geçmeye davet etmektedir.

40.  Kongre, uluslararası sistemin barışı, güvenliği ve gelişmeyi destekleyecek bir araç haline gelmesi için sistemde gerekli reformun ve güçlendirmenin yapılmasını gerekli görmektedir. Bu reform daha güçlü ve daha demokratik bir Birleşmiş Milletleri ve Birleşmiş Milletler Ekonomik, Sosyal ve Çevresel Güvenlik Konseyini de içermelidir. İsrail ve Lübnan arasında yakın geçmişte çıkan çatışma, ilgili BM kararlarına saygı temeline dayanan yerinde ve zamanında çözümler bulabilmek için uluslararası toplumun kararlı, BM’nin çok taraflı çatısı altında ve hukuk kuralları çerçevesinde hareket edebilmesi gereklidir.

41. Kongre her biçimdeki ve her koşul altında gerçekleştirilen terörizmi ve bazı devletlerin savunduğu “önleyici savaş” ve “seçici süikastler” politikalarını kınar. ITUC’tan terörizm karşıtı önlemlerin yabancı düşmanlığı ve ayrımcılığını kışkırtmamasını ve güçlükle kazanılan demokratik hakları aşındırmamasını sağlamasını talep eder.

42.  Kongre, çatışmaların kökeninde genellikle yoksulluğun, eşitsizliğin, işçi hakları da dahil olmak üzere insan haklarının çiğnenmesinin, adil iş yetersizliğinin, yolsuzluğun ve kötü yönetimin yattığını; sendikaların dayanışma ve sosyal güvenlik mücadeleleri ile barışın korunmasına önemli katkı sağlayabileceklerini kabul ve tasdik etmektedir. Sendikaların çatışma sınırının iki tarafında çalışanlar arasında hoşgörüyü, saygıyı ve işbirliğini destekleyerek oynadığı rolü selamlamakta ve ITUC’un bu tür kültürler arası girişimleri ve anlayışı desteklemesini ve özendirmesini talep etmektedir.

43.  Kongre, İsrail ve Filistin arasında iki egemen, bağımsız ve uzun ömürlü devletin varlığı temeline dayanan kapsamlı bir barış için uluslararası ilgi ve desteğin en yüksek ve acil öncelikle tesis edilmesi gerektiğini beyan eder.

44.  Kongre tüm ülkelerin en kısa zamanda dünyayı kitle imha silahlarından arınmış bir hale getirmek için çalışmaya ve savaş ekonomilerini barış ekonomilerine dönüştürmesini talep etmektedir. Ülkeleri acil kalkınma ihtiyaçları ve kamu hizmeti için gerekli kaynakları kullanan askeri harcamaların büyük oranda azaltmaya ve dünya silah üretimini ve ticaretini düzenlemeye ve kontrol altına almaya çağırmaktadır.

45.  Kongre, son olarak, Uluslararası Ceza Mahkemesi ve Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi’nin kurulmuş olmasını memnuniyetle karşılamakta ve uluslararası adaletin etkin olarak uygulanmasını güçlendirecek hareketleri desteklemektedir.

Örgütlenin!

46.  Kongre, çalışan erkek ve kadınların örgütlenmesi ihtiyacının her zamankinden daha acil olduğunu vurgular. Sendikalara üye olmanın getirdiği avantajlar hiçbir zaman bu kadar büyük ve önemli olmamıştır. Çalışanları serbestçe müzakere edilmiş, üyelerinin taleplerini anlama ve yerine getirme yeteneğine sahip toplu sözleşmeler çerçevesinde örgütlemek tüm ITUC üyesi sendikalarının temel görevi ve ilk mücadelesidir. Küresel ekonomide örgütlenmenin giderek uluslararası bir boyut kazanması nedeniyle Kongre ITUC’tan Küresel Sendika Federasyonları’yla sıkı işbirliği içinde, tüm üye sendikaların örgütleme çalışmaları ve kapasitelerini artırmaları için gerekli desteği vermesini talep etmektedir.

47.  Örgütlenme, sendikanın gücünün ve etkisinin kaynağıdır ve küresel sendikacılık hareketinin küresel ekonomide gerçek bir dengeleyici kuvvet olabilmesi için gerekli temeli sağlar.

48.  Kongre beyan eder ki, sendikaların örgütlü olmayanların sendika üyesi haline gelmesini sağlaması ve etkinlik alanlarındaki tüm çalışanları – kayıt dışı ekonomide çalışan yüzlerce milyon işçi ve geleneksel durumların dışında atipik durumlarda örneğin yarı zamanlı ya da geçici işçi olarak çalışanlar da dahil olmak üzere- örgütlemesi; tehlikeli ve korunmasız işlerde çalışanlara tüm hakların ve korunmanın sağlanması dayanışmanın gereğidir. Bu nedenle sendika üyelikleri çeşitlendirilmeli ve gençler ile kadınların örgütlenmesi sağlanmalıdır.

49.  Kongre, sendikal eğitimin, sendikaların ve üyelerinin kapasitesini arttırmak ve onların örgütlerini güçlendirmelerini, iş yerlerinde ve toplumlarında yapıcı, anlamlı ve yaratıcı rol üstlenmelerini sağlamak için hayati bir araç olduğunu kabul etmektedir. Kongre ITUC’tan çalışan kadın ve erkekleri ve üye sendikaları özellikle kalkınmakta olan ülkelerde, uluslararası eğitim programlarıyla güçlendirmesini talep etmektedir.

50.  Bu bağlamda, sendikal gelişim işbirliği hayati önemdedir. Kongre, ITUC’tan kaynaklarını artırarak gelişim işbirliğine yönlendirmesini ve kaynakların üzerinde uzlaşılmış küresel strateji çerçevesinde etkin ve şeffaflıkla yönetilmesini talep eder. Kongre’nin politika oluşturulması, bilgi paylaşımı ve eşgüdüm konularında belirli sorumlulukları olacak ve Kongre cinsiyetler arası eşitliğin tam olarak sağlanmasını güvence altına alacaktır. Kongre tüm sendikal aktörleri bu amaç çerçevesinde işbirliğine ve açık davranmaya çağırır.

51.  Kongre, ITUC’u sanayileşmiş ülkelerin, bölgesel ve uluslararası kurumların kalkınma politikalarını sendika amaçlarını yansıtacak ve sendikaların kalkınma ortakları olarak kabul edilmesini sağlayacak şekilde etkilemeye çalışmakla görevlendirir.

52. Kongre, ITUC’u, işçilerin haklarına dair eğitimlerine öncelik vermekle görevlendirir.  Sendikal haklar konusunda bilgi ve farkındalık sahibi olmaları, onların saygısını kazanma çalışmasının vazgeçilmez bir parçasıdır.

53. Kongre, ITUC üye sendikalarının uluslararası dayanışmaya kaynak ayırmak konusunda kararlı olduklarından şüphe duymamakta ve bu kaynakların ulaştırılması için etkili bir mekanizma kurma görevinin ITUC’a ait olduğunu belirtmektedir. ITUC’un Dayanışma Fonu sendikaları ve sendikacıları baskıya maruz kalmaktan koruyacak, sendika örgütlenmesini, genişlemesini ve üyeliğini güçlendirecek ve sendikanın net tanımı yapılmış ve üzerinde uzlaşılmış, sonuçları konusunda net bir şekilde bildirilmiş hedefler temelinde hareket etmesini sağlayacaktır. Kongre tüm üye sendikaları Dayanışma Fonuna katkıda bulunmaya davet eder.

54.  Kongre ITUC’u dünya çapındaki sendikaların karşı karşıya bulundukları zorlukları aşmaları için onları en iyi konuma taşıyacak yöntemlerin ve uygulamaların benimsenmesini ve bu çalışma programının yaşama geçirilerek sürekli güncel tutulmasını sağlamakla görevlendirir. ITUC’un yürüttüğü çalışmaların kuruluşundan itibaren, demokratik uluslararası sendikacılık hareketindeki diğer örgütlerle yakın ve sistematik işbirliği içinde çalışması ve üye sendikalarıyla sürekli temas halinde olması hayati önem taşır. Kongre aynı zamanda ITUC’u kendi değerleriyle aynı değerleri ve amaçları paylaşan siyasi gruplarla ve diğer sivil toplum örgütleriyle ortaklaşa çalışmaya ve geniş halk desteği kazanacak küresel mücadeleleri başlatma ve sürdürme kapasitesini güçlendirmeye çağırır. Bu tür bir işbirliği sendika hareketinin bağımsızlığı ve hareket serbestliği temeline dayanmalıdır.

Yeni Enternasyonalizm

55.  Kongre, tüm çalışanların yararı için ITUC’u yeni bir sendikal enternasyonalizmin aracı haline getirmeyi ciddiyetle taahhüt eder. Üye sendikaları daha iyi bir gelecek ve daha adaletli bir dünya için dayanışmaya ve güçlerini ortak bir çabada birleştirmeye çağırır.

 

ITUC ETUC