3 Temmuz’da yine TÜİK önündeydik

in Basında DİSK / on 4 Temmuz 2025 at 16:41 /

Milyonlarca çalışan ve emekliyi ilgilendiren 6 Aylık enflasyon rakamlarının açıklandığı 3 Temmuz 2025 Perşembe günü yine TÜİK önündeydik. Konfederasyonumuz Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Genel Sekreterimiz Tayfun Görgün, Genel Başkan Yardımcımız Alaaddin Sarı ve Yönetim Kurulu üyemiz Şükret Sevgener ve sendikalarımızın yönetici ve üyelerinin yanı sıra basın açıklamasına Türk-İş Ankara İl Başkanı Nihat Zengin ve TTB Genel Sekreteri Hilmi Önder Okay da katıldı.

Gerçekleri Açıkla Ekmeğimle Oynama! Yine TÜİK önündeyiz! https://t.co/D9fVtUmpYS

— DİSK (@diskinsesi) July 3, 2025

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun TÜİK önünde yaptığı açıklamanın tamamı:

Bugün 3 Temmuz 2025. Yine TÜİK’in önündeyiz. Her 3 Temmuz’da olduğu gibi, milyonlarca emekçinin, emeklinin, kamu çalışanının kaderini belirleyen 6 aylık enflasyon oranı bugün açıklanıyor. TÜİK’in yayınladığı enflasyon verileri sadece birer sayı değil; sofralardaki ekmek, çocukların beslenme çantası, kiralar, faturalar demek.

Ancak ne yazık ki TÜİK’in rakamları uzun süredir halkın yaşadığı enflasyonla örtüşmüyor. Çünkü TÜİK, yıllardır enflasyon hesabının temelini oluşturan madde fiyat listesini yargı kararlarına rağmen açıklamıyor. Hukuku, halkın gerçeğini yok sayıyor.

Bugün Haziran 2025 yıllık enflasyon oranı yüzde 35,05, aylık enflasyon oranı yüzde 1,37 ve yılın ilk yarısına ilişkin 6 aylık enflasyon oranı da 16,67 olarak açıklandı.

Ancak biz biliyoruz ki açıklanan bu oranlar, halkın hissettiği gerçek enflasyonu yansıtmıyor. Markette, pazarda, mutfakta yaşanan gerçeklik TÜİK’in verilerinde yok. DİSK-AR’ın TÜİK verileri üzerinden yaptığı hesaplamalara göre, özellikle emekliler, düşük gelir grupları ve asgari ücretliler çok daha yüksek gıda enflasyonu yaşıyor. Gıda fiyatları, dar gelirlinin cebini yakmaya devam ediyor.

2025’in ilk yarısında açıklanan resmi rakamlarla bile ücretlerin alım gücü hızla geriledi. Milyonların geliri enflasyon karşısında eridi, büyümeden pay alamadı. Buna rağmen iktidar, hâlâ “asgari ücret yüksek” yalanına sarılıyor. Oysa asgari ücret yılın sadece ilk beş ayında bile TÜİK’in baskılanmış enflasyonuna göre 3.336 TL eridi. Açlık sınırının dahi altında kalan bir ücrete “yüksek” demek, akılla, vicdanla açıklanamaz.

Buradan açıkça çağrımızdır:

Asgari Ücret Tespit Komisyonu acilen toplanmalı, asgari ücret güncellenmelidir.

Emekliler, kamu emekçileri ve tüm çalışanlar için kayıplar telafi edilmeli; büyümeden hak ettikleri pay verilmelidir.

En düşük emekli aylığı asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır.

Kamuda çalışan işçilerin TİS süreçleri hızla tamamlanmalı, insanca yaşanacak ücret talebi karşılanmalıdır.

TÜİK’e bir kez daha hatırlatıyoruz: Siz enflasyonla mücadele kurumu değilsiniz. Sizin göreviniz, halkın yaşadığı gerçekliği doğru ve şeffaf biçimde ölçmektir. Ama siz ne yapıyorsunuz? Yargı kararlarını uygulamıyorsunuz. Mahkemelerin “açıklayın” dediği verileri karartıyorsunuz. Halkın ekmeğiyle oynuyorsunuz!

TÜİK’in verileri sadece akademik bir mesele değil; toplumsal adaletin, ücretin, emekliliğin, geleceğin meselesidir. TÜİK madde fiyat listesini açıklamadıkça, bu ülkede adaletli bir ücret politikası kurulamaz.

TÜİK’in bu hukuksuzluğuna siyasi iktidar da ortak olmaktadır. Anayasa’yı, yasaları ve yargı kararlarını yok sayan bu anlayış, yalnızca TÜİK’te değil, ülkenin dört bir yanında hukuksuzluğu kural haline getirmeye çalışmaktadır.

Biz bu düzeni kabul etmiyoruz!

TÜİK verilerinin şeffaflığı için,

Ücretlerin erimesini durdurmak için,

Asgari ücrete ve emekli aylıklarına adalet için,

Sendikal haklar ve toplu sözleşme özgürlüğü için,

Hukukun üstünlüğü için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Bu bir istatistik değil, bu bir ekmek kavgasıdır.

Gelirde adalet istiyoruz!

Vergide adalet istiyoruz!

Herkes için insanca yaşam istiyoruz!

İnadına sendika, inadına DİSK!