1,3 trilyonu aşkın kayıp!
DİSK-AR Ücret Kayıpları İzleme Raporu (Ekim 2025) Yayımlandı!
Enflasyon ile Vergilerin İşçi Ücretlerine Dokuz Aylık Toplam Faturası En Az 1 Trilyon 328 Milyar TL!
- Yüksek enflasyon ile adaletsiz vergi ve kesintiler emek gelirlerini eritmeye devam ediyor!
- 2025’in dokuzuncu ayında ortalama ücretin yaklaşık yüzde 41’i vergi, kesinti ve enflasyon nedeniyle eridi!
- 2025’in ilk dokuz ayında enflasyonun işçi ücretlerine birikimli faturası 789 milyar TL! Vergilerin birikimli faturası ise 539 milyar TL oldu!
- Vergi ve enflasyonun ücretlerde yarattığı toplam kayıp 1 trilyon 328 milyar TL!
- Asgari ücrete ara zam yapılmaması kayıpları büyüttü: Eylül 2025’te asgari ücretin enflasyon karşısındaki kaybı 5 bin 621 TL!
- Yılın ilk dokuz ayında ortalama işçi ücretinin birikimli kaybı 79 bin 353 TL oldu!
Rapora erişmek için tıklayınız.
Enflasyon ve vergi artışları işçilerin net harcanabilir ücretlerinde ciddi erimelere yol açıyor. İşçi ücretlerindeki kayıplar tekil, bireysel bazda olduğu gibi toplam ve birikimli olarak da devasa boyutlara ulaştı.
Ücretlerdeki erimeyi ele alan araştırmamızın dokuzuncu ayında sadece aylık değil birikimli toplam kayıpları da inceledik. Önceki raporlarımızda aylık düzeyde de ciddi boyutlara ulaştığını gördüğümüz kayıplar birikimli olarak çok daha büyük boyutlarda.
Sadece SGK kapsamındaki işçileri (yaklaşık 17 milyon) kapsayan araştırmamıza göre bir yandan enflasyon öte yandan artan vergi yükü nedeniyle harcanabilir gerçek (reel) ücretler büyük bir erozyonla karşı karşıya.
Vergi yükü: Ücretlerin yaşadığı erimenin en büyük sebeplerinden biri hızla artan vergi yüküdür.
Örneğin yılın ilk yarısı 47.500 TL ve ikinci yarısı 49.290 TL brüt ücreti olduğunu kabul ettiğimiz bir işçi (sigortalılar için SGK verilerine göre ortalama ücret) Ocak 2025’te 2.904 TL gelir vergisi öderken ağustos ve eylül ayı itibarıyla bu miktar 3.238 TL oldu.
İşçi başına gelir ile damga vergisi ve kesinti (sosyal güvenlik ve işsizlik sigortası primleri) toplamı Ocak 2025’te 10.029 TL iken Ağustos ve Eylül 2025’te 10.825 TL olarak gerçekleşti.
Ortalama işçi ücretinde Ocak 2025 tarihinde enflasyon nedeniyle yaşanan kayıp 1.885 TL iken Eylül 2025’te bu miktar 9.529 TL’ye yükseldi.
Gelir ile damga vergisi ve enflasyon nedeniyle ocak ayındaki erime 4.789 TL iken bu miktar eylül ayında 12.767 TL oldu.
Ortalama bir işçinin dokuz aylık birikimli bireysel kaybı ise 79.353 TL oldu.
Toplam kayıplar ise çok daha ürkütücü boyutlarda.
Sadece sigortalı işçilerin aylık enflasyon kaybı Eylül 2025’te toplam (tüm işçiler için) 161,8 milyar TL’ye ulaşırken enflasyon ve vergi kaynaklı toplam erime 216,8 milyar TL oldu.
9 aylık birikimli erime (9 ayın toplamı) ise akıllara durgunluk verecek düzeye yükseldi ve 1,3 trilyon TL’yi aştı.
Özellikle asgari ücrete Temmuz 2025’te ara zam yapılmaması kayıpları daha da büyüttü. Artan gelir vergisi yükü nedeniyle tüm işçiler için yaşanan 9 aylık birikimli toplam ücret erimesi (kesintiler hariç) 539,4 milyar TL olurken enflasyonun yarattığı kayıp ise 789 milyar TL’yi aştı. Böylece artan gelir vergisi yükü ve enflasyonun yaklaşık 17 milyon işçinin ücretlerinde yarattığı 9 aylık kayıp en az 1 trilyon 328 milyar TL oldu.
1 trilyon 328 milyar TL’yi aşan bu erime işçilerden varlıklı kesimlere ciddi bir gelir transferi anlamına geliyor. Enflasyon ve gelir vergisi adaletsizliği nedeniyle işçi sınıfının
1,3 trilyon TL’yi aşkın ücreti erimiştir. Enflasyon işçi sınıfını yoksullaştıran bir emme basma tulumbadır. İşçilerden alıp zenginlere kaynak aktarmaktadır. Öte yandan adaletsiz vergi sistemi gelir eşitsizliğini daha da derinleştirmekte ve ücret gelirleri üzerindeki yükü artırmaktadır. Günün sonunda işçilerin harcanabilir net gerçek (reel) ücretleri hızla erimektedir.