Image Map

SOSYAL ADALET, EŞİTLİK, BAĞIMSIZLIK ve DEMOKRASİ İÇİN 1 MAYIS 2008'de OMUZ OMUZAYIZ!

Biz, milyonlarca işçiyi, emekçiyi ve çalışanı temsil eden Türkiye’nin emek örgütleri olarak;

Biz, sosyal adalet, sosyal güvenlik, sosyal hak;  insanca bir yaşam ve çalışma hakkı isteyen milyonların umudu olarak;

Biz, yüz milyonlarca emekçiyi temsil eden küresel sendikal hareketin, Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu ITUC’un üyeleri olarak;

Biz, TÜRK-İŞ, DİSK, KESK olarak,

SOSYAL ADALET, EŞİTLİK, BAĞIMSIZLIK ve DEMOKRASİ için

1 Mayıs 2008’de omuz omuza olacağız.

İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma gününü; emeğin bayramı 1 Mayıs’ı birlikte kutlayacağız.

1 Mayıs 2008’i, emekçilerin 12 Eylül 1980 darbesinden sonra en ağır saldırılarla karşı karşıya olduğu günlerde karşılıyoruz. Hükümet, sermayenin bir dediğini iki etmezken emekçilerin kazanılmış hakları tek tek budanıyor. Hükümet, ülkemizi küresel sermayenin dikensiz gül bahçesi yapmak için elinden geleni yapıyor.

Sosyal güvenlik ve sağlık haklarımız büyük bir saldırıyla karşı karşıya. Cumhuriyetimizin en büyük kazanımlarından biri olan sosyal hukuk devleti ilkesi hiçe sayılarak; IMF’nin istekleri doğrultusunda hazırlanan Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) Yasa Tasarısı sağlığı özelleştirmeyi, ticarileştirmeyi ve piyasalaştırmayı hedefliyor.

SSGSS 12 Eylül’den bu yana işçilerin, emekçilerin karşılaştıkları en kapsamlı emek karşıtı harekâttır. Amaç sosyal devleti ortadan kaldırmak, her şeyi özelleştirmektir.

1 Mayıs 2008’i AKP hükümetinin özelleştirmede sınır tanımadığı koşullarda karşılıyoruz. Hükümet kamunun elinde ne varsa satmaya kararlı; sadece kamu işletmeleri değil, kamu hizmetleri de adım adım özelleştiriliyor. Sağlık ve eğitim alanında kamu hizmeti adım adım tasfiye ediliyor, taşeron ve alt işverenler yoluyla kamu hizmeti özelleştiriliyor. SSGSS de özelleştirme harekâtının bir parçasıdır.

1 Mayıs 2008’i güvencesiz, kuralsız çalışmanın yaygınlaştığı koşullarda karşılıyoruz. Emekçilerin yarısı kayıt dışında çalışıyor. Esnek, güvencesiz ve kuralsız çalışma kural haline geliyor. İş kazası adı verilen iş cinayetleri durmak bilmiyor.

19. yüzyılın vahşi kapitalizmine benzeyen çalışma koşulları yaygınlaşıyor. Sömürü ve yoksulluk giderek artıyor.

Siyasal iktidarın IMF ve Dünya Bankası’nın talepleri doğrultusunda gerçekleştirdiği ekonomik politikalar ve ABD’nin Ortadoğu’da izlediği savaş ve baskı politikaları ülkemizi emperyalizmin dayatmalarıyla yüz yüze bırakıyor.

Bir gecede bir kalem darbesiyle “Milli Gelir”i birkaç bin dolar artıranların dünyası ile emekçilerin dünyası çok farklı. Onlar yüksek buldukları emekli maaşlarını düşürmekle meşgul. Onlar yüksek buldukları asgari ücreti “bölgesel asgari ücret” adı altında düşürmekle meşgul. Onlar “istihdam paketi” adı altında kıdem tazminatı hakkını ortadan kaldırmakla meşgul.

1 Mayıs 2008’de bizler, emek örgütleri kendi gündemimizi haykıracağız.

Duymayanlar için sesimizi daha da yükselteceğiz.

Biz biliyoruz ki kendi gündemi olmayanlar başkalarının gündeminin bir parçası olurlar.

1 Mayıs 2008’de bizim gündemimiz sosyal adalet, eşitlik ve demokrasidir.

1 Mayıs 2008’de, başını ABD’nin çektiği emperyalist politikalara karşı bağımsızlık mücadelemizi yükselteceğiz.

1 Mayıs 2008’de 12 Eylül Anayasasına ve 12 Eylül’ün sendikal yasaları ve yasaklarına karşı “artık yeter” diyeceğiz.

Gerçek demokrasi ve özgürlük için çifte standartlara hayır diyeceğiz.

Uluslararası Çalışma Örgütü’nün sözleşmelerinin gereğinin bir an önce yapılması için, Anayasanın 90. Maddesinin uygulanması için sesimizi yükselteceğiz.

Grevlerin yasaklanmadığı, sendikalı işçilerin işten atılmadığı, sendikaların ve partilerin kapatılmadığı gerçek bir demokrasi için sesimizi yükselteceğiz.

Tüm çalışanların grevli toplu sözleşmeli sendikal haklara sahip oldukları özgürlükçü bir demokrasi için sesimizi yükselteceğiz.

Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti için; demokratik, laik ve sosyal bir cumhuriyet için sesimizi yükselteceğiz.

Ne demokrasiden, ne laiklikten, ne de sosyal devletten vazgeçeceğiz!

Ülkemizi yeni-liberalizme, paranın padişahlığına ve küresel sermayeye terk etmeyeceğiz.

Sermayenin küresel saldırısına karşı sesimizi küresel sendikal hareketin sesine katacağız.

Sosyal güvenlik ve sağlık haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Sağlık ve sosyal güvenlik satılık değildir.

İş güvencesini ortadan kaldıracak “Kamu Personel Yasası”nın çıkarılmasına izin vermeyeceğiz. Kamuda “reform” adı altında gündeme getirilen yasalar geri çeekilmelidir!

Kıdem tazminatı hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz. Hükümetin işçi haklarını gasp etme girişimi karşısında tek yumruk, tek ses olacağız.

Özelleştirmeye, taşeronlaştırmaya ve güvencesiz çalışmaya dur diyeceğiz.

Biz biliyoruz: Biz karşı çıkarsak yapamazlar!

Gücümüzün farkındayız, omuz omuzayız.

Bizler, ülkemizin emek örgütleri TÜRK-İŞ, DİSK, KESK olarak 1 Mayıs 2008’de SOSYAL ADALET, EŞİTLİK, BAĞIMSIZLIK, ÖZGÜRLÜK, BARIŞ VE DEMOKRASİ İÇİN Taksim’deyiz.

ITUC ETUC