Image Map

ILO 9. Avrupa Bölge Toplantısı

9. ILO Avrupa Bölge Toplantısı 8-11 Nisan 2013 tarihlerinde Norveç’in başkenti Oslo’da gerçekleşti. Birleşik Avrupa Bölgesi’nde bulunan ILO üyesi ülkelerden hükümet, işçi ve işveren temsilcileri, çeşitli etkinliklerde, ekonomik ve toplumsal kriz koşullarını, krizden çıkış yollarını, Avrupa Sosyal Modeli’nin geleceğini ve bölgenin küresel ekonomideki yerini değerlendirdiler.

Toplantı kapsamında; devlet başkanları, başbakanlar ve bakanların katılımıyla “Finansal krizin sonuçlarıyla nasıl baş edilebilir?”, ILO/IMF/Avrupa Komisyonu temsilcilerinin katılımıyla “Krizden çıkış: büyüme ve istihdam için tutarlı politikalar” Çalışma ve Maliye Bakanlarının katılımıyla “İş yaratan büyüme ve nitelikli işler” başlıklı üst düzey paneller düzenlendi.

Norveç Çalışma Bakanı Anniken Huitfeldt’in toplantı başkanı seçilirken, Rusya İşçi Delegesi ve FNPR Genel Başkanı Mikhail Shmakov ve Danimarka İşveren Delegesi Jorgen Ronnest, oybirliğiyle başkan yardımcılığına seçildiler

Norveç Çalışma Bakanı yaptığı açılış konuşmasında ülkesinin ILO’nun dünya genelinde sosyal adalet sağlanması çabasına destek verdiğini ve uluslararası düzeyde devam eden ekonomik ve sosyal krizin etkilerinin azaltılması için her zamankinden daha güçlü bir ILO’ya ihtiyaç duyulduğu vurgusunu yaptı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik konuşmasında “Türkiye’nin krizden en az etkilenen ülkelerden biri olduğunu ve örgütlenme özgürlüğünün önüne açan gerekli yasal düzenlemeleri yapıldığını” ifade etti.

Ayrıca ILO, Konferans öncesinde, Avrupa ülkelerinde krizin istihdama etkilerini değerlendiren bir rapor yayımladı. Rapora göre Avrupa ülkelerinde ekonomik kötüleşmeye ve yüksek işsizliğe bağlı olarak sosyal patlama riski büyüyor.

ILO Avrupa Raporu’na göre göre yüksek işsizlik oranları AB ülkelerinde özellikle gençlerin öfkesini yaygınlaştırarak sosyal huzursuzluk yaratabilir. Bir milyonu son 6 ayda olmak üzere 26 milyon Avrupalı işini kaybetmiş durumda. Avrupa genelinde her 4 gençten biri, Yunanistan ve İspanya’da ise gençlerin yarısından fazlası işsiz. Avro Bölgesi’nde işsizlik oranı rekor seviye olan yüzde 12’ye ulaştı. 

Sosyal huzursuzlukların çıkması ihtimalini artıran ekonomik durumdaki kötüleşmeyle birlikte AB ülkelerinde sosyal huzursuzluk riski dünyanın diğer bölgelerinden çok daha hızlı artıyor. Ekonomik kriz giderek derinleşip, sokaklar da hareketlenirken işsizliğin en büyük kurbanları olan gençlerin öfkesinin yayılabileceği ifade ediliyor.

Konferansa 41ülkeden 80 hükümet delegesi, 39 işveren ve 40 işçi delegesi toplamda: 159 delege kayıt yaptırırken, delegelerin yanı sıra 97 hükümet danışmanı, 38 işveren danışmanı ve 78 işçi danışmanı kayıt yaptırdı. Toplamda 372 kişi Konferans’a katıldı.

Türkiye’den 2 hükümet ve 1’er işçi, işveren delegesinin yanı sıra 2 hükümet danışmanı, 1 işveren danışmanı ve 7 işçi danışmanı toplantıda hazır bulundu. [Turk-İş (2) Hak-İş (2) Memur-Sen (2) Kamu-Sen (1), DISK (1) ve TİSK (2) ]

ILO Tüzüğü’ne göre delegasyonda en az %30 katın katılımı olması gerekiyor. 9. ILO Avrupa Konferansı’nda kadın katılımı %41.4’tü. Ancak Azerbaycan, Bosna Hersek, İsrail, Kazakistan ve Moldova’dan kadın katılımcı yoktu. Toplantıya aralarında Devlet Başkanı, Başbakan ve Çalışma Bakanı bulunan 38 üst düzey yönetici katıldı. Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu, IMF, OECD, IOE (Uluslararası İşveren Örgütü), ITUC, ETUC ve Özel İstihdam Büroları Uluslararası Konfederasyonu gibi uluslararası örgütler toplantıda temsil edildiler.

ETUC: YENİ BİR VERGİ VE ÜCRET POLİTİKASI ŞART

“Finansal krizin sonuçlarıyla nasıl baş edilebilir?” başlıklı toplantı ILO Genel Direktörü Guy Ryder’ın başkanlığında Lituanya Devlet Başkanı, Norveç Başbakanı, OECD Genel Sekreteri, Avrupa İşverenler Federasyonu Başkan Yardımcısı Javier Duffol  ve ETUC Genel Sekreteri Bernadette Segol’un katılımıyla gerçekleşti.

ETUC Genel Sekreteri Bernadette Segol konuşmasında şu noktalara değindi:

Kemer sıkma politikalarıyla hedeflenen büyümenin gerçekleşmediği, Avro bölgesindeki çeşitli yapısal reformlar ve iyileştirme planları yetersiz kaldı. Güvencesiz istihdam ve çalışan yoksulların sayısı arttı. İşçi hakları ciddi bir saldırı altındadır. Avrupa’nın krize bulduğu çareler sosyal haklarda azalmaya ve işsizlikte artışa neden oldu. Krizin sorumluları yani spekülatörler krizin bedelini ödemediler. Aksine bedel ödeyenler asgari ücretle çalışanlar ve güvencesiz insanlar oldu. Bu durum ahlaki olarak doğru olmadığı gibi sosyal olarak tehlikelidir. Borçların azaltılmasını ve ertelenmesini de içeren yeni bir büyüme yöntemi izlemeliyiz. İşsizlik kader olarak görülmemeli ve işçi haklarında kötüleşme kabul edilmemeli. Asgari ücretin ve sosyal hakların kesintiye uğratılması veya esnek iş piyasaları çözüm olamaz. Bu uygulamalar açık şekilde güvencesizliği arttırıyor. AB’deki GSMH’nın %1’i -batan bankaları kurtarmak yerine- istihdam yaratan yeni bir yatırım planına tahsis edilmeli.

Vergi kaçakçılığı ve kayıt dışı çalıştırma ile mücadele edilmeli, vergi cennetleri sınırlandırmalı, finans sektörünün kumarhane ekonomisine dönmesi engellenmeli.

Kamusal gelir azalttığı zaman mali açıklar artmaktadır. Yeni vergi ve ücret politikaları oluşturulmalı. Bütçedeki maaş/kar oranının azalması ne adildir ne de sürdürülebilir bir durumdur.

ILO temel hakların güçlendirilmesinde önemli bir rol oynuyor.  İş yerinde hakların korunması için soysal diyalogun güçlendirilmesi gerekiyor. Bu durum demokrasinin olmazsa olmazıdır. Kriz döneminde sosyal diyalog ve sosyal uyuma dayalı Avrupa sosyal modelini koruyan ve inşa eden ülkeler krizden en az etkilenen ülkeler oldular.

ITUC ETUC