Image Map

Genel Başkanımız Kani Beko’nun KESK eylemine ilişkin yaptığı destek açıklaması…

Değerli Kamu Emekçileri,

Türkiye işçi sınıfı ve emekçiler olarak zor bir dönemden geçiyoruz. Bu zorluğun başlıca nedeni hak, hukuk tanımaz bir hükümetin yönetimi altında yaşıyor olmamızdır.

Hep beraber yaşıyoruz: Bakanların, bakan çocuklarının büyük devlet kuruluşlarının yöneticilerinin isimlerinin karıştığı büyük bir yolsuzluk ortaya saçılmış durumda. Ancak ne yazıktır ki, bu yolsuzluk bile olağan hukuk yollarından değil bugüne kadar iktidar nimetlerini paylaşan, iktidara birlikte yürüyen bir iktidar bloğunun içindeki çatlağın büyümesinden ortaya çıkıyor.

Aslında bu tablo ülkemizin ve ülke kaynaklarının nasıl yönetildiğini gözler önüne seriyor. Hukukun, hukuk devletinin, bağımsız yargının, özgür medyanın ortadan kaldırıldığı ve iktidara hatta tek bir kişiye bağlandığı bir olağan dışı, hukuk ve demokrasi dışı bir dönemi yaşadığımız gün gibi ortadadır.

İşte bu koşullarda, ülkemizdeki kırık dökük demokrasiyi bile mumla aradığımız bir dönemde, otoriter yönetime doğru yuvarlandığımız bir dönemde mevcut rejimin karanlıkta kalan yönleri, yolsuzlukları ortaya çıkmaya başlıyor.

Bu ülkenin duyarlı yurttaşları, emek örgütleri, ilericileri, aydınları olarak baştan beri bu durumu biliyoruz. Emekçi ve yoksul halkın gözüne çekilen perdenin, yalandan, boş ve sahte umutlandırmaların arkasındaki gerçekleri bizler zaten biliyoruz.

Şimdi bu gerçekleri milyonlarca emekçiye anlatma zamanıdır. Umudu yeniden dirilterek, halkın gözüne çekilen perdeleri indirmenin, sahte umutların yerine gerçek mücadeleyi koymanın zamanıdır.

Türkiye işçi sınıfının yaratıcı, üretken ve mücadeleci bir kesimi olarak yıllardır sendikal haklarınız için KESK’in önderliğinde kararlı bir mücadele veriyorsunuz.

Sendikal haklarınız verilmiş gibi gösterilerek toplum uyutulmaya çalışıldı. Ama evrensel ölçülerde ne toplu sözleşme hakkınız ne de grev hakkınız var. Bunun sonucu olarak bugün sizleri sahte sendikalarla kapalı kapılar ardında yapılan sahte toplu sözleşmelerle sınırlandırmaya çalışıyorlar. İktidar bloğunun sahte sendikaları eliyle kamu çalışanlarının direne direne kazandıkları meşru mevziler, kazanımlar unutturulmaya çalışılıyor; kamu çalışanları verilenle yetinmeye, şükretmeye zorlanıyor.

Ama KESK var; ama KESK’in kararlı, mücadeleci emekçileri var… Bunu unutuyorlar.

Kamu emekçilerinin yaşadıklarını işçiler de kendi cephelerinde aynen yaşıyorlar. Emeğin değerini düşürmeyi kendine hedef olarak koymuş bu iktidar, işçi sınıfının kıdem tazminatlarını sermayeye kazanç yapmak, kendilerine kaynak yaratmak için fon yönetimine terk etmeyi düşünüyor.

Taşeronluğu kalıcı hale getirerek kurumsallaştırmayı planlıyor, taşeron işçiliğini yaygınlaştırmayı istiyor.

Bütün bu girişimlere karşı hepinizin bildiği gibi DİSK olarak ülke çapında bir direniş örgütlemeye çalışıyoruz.

Bu mücadelede KESK’in yanı sıra emek örgütleri, emekçi dostları, meslek odaları bizimle dayanışma içinde, bizlerle el ele kola vermiş durumdadır.

Hepsine buradan teşekkür ediyorum.

Değerli kamu emekçileri,

Direne direne mücadeleyi bugünlere kadar el birliğiyle taşıdık… İşçi sınıfının bayrağını yere düşürmedik, gerçek bir demokrasinin nasıl olması gerektiğini bu toplumu ileriye taşıyacak toplumsal güçlerin hafızasına kazıdık… Emekçi sınıfın taleplerini netleştirdik, düşüncelerimize mücadele içinde berraklık kazandırdık.

Şimdi mücadelemiz yeni bir safhaya doğru evriliyor… Artık mücadele ederek kazanmayı hedeflemeliyiz.

Birlikte direnerek, birlikte mücadele ederek işçi sınıfının, emekçi sınıfların taleplerinin gerçekleşmesini hedeflemeliyiz.

Kamu çalışanlarının bugünkü grevini bu duygularla DİSK adına selamlıyorum.

YAŞASIN SINIF DAYANIŞMASI

YAŞASIN TÜRKİYE İŞÇİ SINIFI

ITUC ETUC