Image Map

Taşeron köleliğine ve işçi ölümlerine karşı 25 Mayıs’ta Kadıköy’e!

İstanbul’daki emek ve meslek örgütleri “Taşeron çalıştırma yasaklansın, Soma’daki katliamın sorumluları hesap versin” talebiyle 25 Mayıs’ta Kadıköy’de! DİSK/İstanbul Merkez Temsilciliği- KESK/İstanbul Şubeler Platformu – TMMOB / İKK ve TTB / İstanbul Tabip Odası tarafından düzenlenen miting saat 12’de… 

Miting pankartı

OrtakKADIKOY_PANKART

Miting afişi 

AFİŞİ PDF OLARAK İNDİRMEK İÇİN RESME TIKLAYINIZ

TASERON_Afis

Mitingde kullanılacak ortak dövizler: 

SAĞDAKİ DÖVİZİ PDF OLARAK İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ

SOLDAKİ DÖVİZİ PDF OLARAK İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ

TASERON_Lolipop1

 

Miting ile ilgili DİSK bildirisi:

BİLDİRİYİ PDF OLARAK İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ 

TAŞERON ÇALIŞTIRMA YASAKLANSIN

Soma’daki katliamın sorumluları hesap versin!

Kölece çalışmak, çalışırken ölmek istemiyoruz!

Ağıt yakmaya değil, iş cinayetlerine karşı mücadele etmeye çağırıyoruz!

SOMA’da 300’ün üzerinde işçi kardeşimizi yitirdik. Ve onları uğurlarken bir söz verdik: Bu katliamı unutmayacağız, unutturmayacağız. Sorumlularından hesap soracağız!

Mücadelemiz, katliamın faillerinin hesap vermesi için ve işçi kardeşlerimizi ölüme götüren kölece çalışma düzenine son vermek için olmalı. Bu katliamın faillerini biz biliyoruz.

Katliamın faili, kömürün maliyetini 135 dolardan 24 dolara indirmekle övünen patrondur. Kömürün maliyetini düşürmek için işçiler köle gibi çalıştırılmış, yasal olarak zorunlu olan teknoloji kullanılmamış, iş güvenliği önlemleri alınmamış, üretimin durdurulması gerektiğine dair uyarılara kulak asılmamış ve işçilerin ölümüne göz yumulmuştur.

Katliamın faili, hakkını arayan işçilere karşı gücünü gösteren ancak işçileri ölümüne çalıştıran işverenler karşısında kuzuya dönen, onları aklamak için çırpınan hükümettir.

Bu ülkenin Enerji Bakanı ve Çalışma Bakanı daha hiçbir araştırma yapmadan işvereni aklayan açıklamalar yapabilmiş, ülkenin Başbakanı 1860’lı yıllarda İngiltere’de de bu kazaların olduğunu söyleyerek aklımızla ve acımızla dalga geçmiştir. 1800’lü yılların koşullarında çalışmaya ve ölmeye isyan eden Somalılara cenaze evinde hakaret etmiş ve saldırmıştır. Hükümet cenazelere bile polisle saldırarak Soma’nın ateşini TOMA ile söndürmeye kalkmıştır.

Artık iyice çıplak hale gelen gerçeklik, AKP hükümeti için kutsal olan tek şeyin, patronların daha fazla kâr etmesi olduğudur. Biliyoruz ki, patronlar daha çok kazanacak diye iş güvenliğinden, işçiden tasarruf yapılması bu sömürü düzeninin doğasında var. Başbakanın deyimiyle fıtratında var. Ve ne yazıktır ki, cenaze evine özel aşçı getiren, iki gün aynı gömleği giymekten şikayet eden AKP’nin fıtratında insan yoktur, emek yoktur, vicdan yoktur.

Gizli ya da açık taşeron düzeni bu rant ve sömürü sisteminin özünü oluşturuyor. Çünkü AKP iktidarı taşeron şirketlerin iktidarıdır. Varlık sebebi bu düzenin meşrulaştırılmasıdır. AKP iktidarı döneminde 2002 yılında 387 bin civarında olan kayıtlı taşeron işçi sayısı, bugün 2 milyona yaklaşmıştır. Bugün kamuda her bir kamu işçisi başına 2-3 taşeron işçisi düşmektedir. İşçilerin sadece bugününü değil, başta emeklilik olmak üzere tüm sosyal haklarını yani geleceğini de çalmaktadır.

Madenlerde ve diğer tüm iş kollarında taşeron çalışma kölelik demektir, ölüm demektir. AKP iktidarı maliyetleri düşürmek için yıllardır sayısını artırdığı taşeron işçilerin umutlarını sömürmektedir. Sürekli “taşeron işçiye müjde” vaadinde bulunmaktadır.

Taşeronu yasaklamayan, taşeron köleliğine son vermeyen her yasa bizim için bir müjde değil ancak aldatmacadır. Gerçekte hükümet taşeron köleliğini yaygınlaştırma ve bu kölece çalıştırma sistemine “yasal” kılıf bulma derdindedir.

Daha önceden yasak olan işlerin de tamamen taşerona devredilmesini sağlayan düzenleme, taşerondaki usulsüzlükleri tespit eden iş müfettişlerinin inceleme yetkisinin elinden alınması, taşeron işçilerin mahkeme yoluyla hak kazanmasının imkânsız hale getirilmesi, işçiler için nasıl bir “müjde”dir?

*AKP iktidarı taşeron işçilerin mahkemelerden karar alsalar dahi “kadrolu” çalışmasını engelleyecek bir yasa hazırlamaktadır.

* AKP hükümeti işçilerin sendikalarda örgütlenerek hakkını aramasını engellemenin peşindedir.

* AKP’nin kendisi işçilere değil taşeron şirketlere müjdedir. AKP’nin kurduğu taşeron cumhuriyetini başlarına yıkmazsak kölelik de ölümler de yaygınlaşacaktır.

Türkiye’de güvenceli iş ve insanca yaşam hakkı gasp edilen milyonlar artık bölünmemeli, güvencesiz ve kölece çalıştırmaya karşı birlik olmalıdır.

1. Milyonlarca işçi için kölelik ve ölüm anlamına gelen taşeron çalıştırma kayıtsız şartsız, derhal yasaklanmalıdır.

2. Özelleştirilen, taşeron şirketlere devredilen tüm madenler yeniden kamu eliyle işletilmelidir.

3. İş sağlığı ve güvenliği adı altında bu alanı taşerona devreden, piyasaya açan yasa çöpe atılmalıdır. İşyerlerinde tüm denetim yetkisi emek ve meslek örgütlerine verilmelidir.

4. Çalışma ve Enerji bakanları derhal istifa etmelidir.

Haklarımıza, çocuklarımızın haklarına, Soma’da yitirdiğimiz işçilerin bize emanet ettiği davaya sahip çıkıyoruz!

TAŞERON KÖLELİĞİNE VE İŞÇİ ÖLÜMLERİNE KARŞI 25 MAYIS’TA KADIKÖY’E!

 

 

ITUC ETUC