15-16 HAZİRAN’DAKİ SÖZÜMÜZÜ TEKRAR EDİYORUZ: UZATILAN KILICA SESSİZCE EĞİLECEK BOYUN BİZDE YOKTUR!
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu’nun gözaltına alınması ile ilgili DİSK Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Kani Beko’nun açıklaması
15-16 HAZİRAN’DAKİ SÖZÜMÜZÜ TEKRAR EDİYORUZ:
UZATILAN KILICA SESSİZCE EĞİLECEK BOYUN BİZDE YOKTUR!
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu 17 Haziran 2016 sabahı, “Cumhurbaşkanına Hakaret” iddiasıyla gözaltına alınmış ve Kartal Adliyesi’nde savcılığa verdiği ifadenin ardından serbest bırakılmıştır.
DİSK Genel Sekreteri ve Dev Sağlık İş Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, sağlık alanındaki emek ve meslek örgütlerinin 31 Ağustos 2015’te “bölgedeki sağlık çalışanlarına ve sağlık tesislerine yönelik saldırı ve tehditleri protesto etmek” amacıyla Diyarbakır’da düzenledikleri basın açıklamasındaki ifadeleri gerekçe gösterilerek gözaltına alınmıştır. Sağlık işkolundaki bir sendikanın Genel Başkanı’nın sağlık çalışanlarının çalışma ve yaşam koşulları ile ilgili bir etkinlikten dolayı suçlanması kabul edilemez.
Öte yandan DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu’nun gözaltına alınarak ifade vermeye götürülmesi, Türkiye’de baskıların, hukuksuzluğu ve keyfiliğin geldiği boyutu gözler önüne sermektedir.
Her gün göz önünde olan, tüm etkinlik programı basına bildirilen, tüm adresleri bilinen Genel Sekreterimize “tüm çabalarına rağmen” “ulaşılamadığı” iddiasıyla hakkında yakalama emri çıkarılıp gözaltına alınması hiçbir biçimde inandırıcı değildir.
DİSK’in tüm yöneticileri, haklarında sürdürülen onlarca soruşturma ve açılmış onlarca dava için çağırıldıkları her zaman ifade vermeye gitmiş, sözlerinin ve eylemlerinin arkasında durmuşlardır ve durmaya devam edeceklerdir.
Bu gerçek ortada iken Genel Sekreterimiz hakkında “Hükümlüler için yakalama emri” çıkartılması tam anlamıyla bir gözdağı girişimidir. Yargısız, hükümsüz bir biçimde, istedikleri kişiyi, istedikleri zaman özgürlüklerinden alıkoyabileceklerine dair verilen bu mesaj, DİSK’i ve hiçbir DİSK’liyi susturamayacaktır.
15-16 Haziran direnişinin 46’ıncı yılı vesilesiyle DİSK’in açıklamalarının doğruluğu bugün bir kere daha doğrulanmıştır. Son sözümüz, iki gündür Türkiye’nin dört bir yanında meydanlarda, işyerlerinde okunan şu sözlerdir:
“Tıpkı 46 yıl öncesinde olduğu gibi, bugün de yine DİSK’e saldırıyorlar, bugün de işçileri DİSK’ten uzak tutmaya çalışıyorlar. Çünkü biliyorlar ki, sadece DİSK devletin ya da sermayenin değil, işçilerin sendikasıdır! Biliyorlar ki DİSK, işçi sınıfının eseridir! (…) Kiralık işçi yasası çıkarken iktidar sözcüleri DİSK dışında tüm konfederasyonların bu yasayı kabul ettiğini meclis kürsüsünden söylüyor. İşte bu yüzden DİSK’e saldırılar sürüyor. Çünkü DİSK iktidardan ve sermayeden icazet beklemeyen tek işçi örgütüdür.
Tüm bu saldırılar karşısında sanmasınlar ki işçi sınıfı susacak. Gün mücadele günüdür. Gün icazetli sendikacılığa karşı DİSK’te birleşme günüdür! Gün, 15-16 Haziran 1970’teki kararlılığı gösterme, “İnadına sendika, inadına DİSK” diye haykırma günüdür! Gün rüzgar ekenlerin fırtına biçeceğini gösterme günüdür!
Bugünkü iktidar 46 yıl önce DİSK’i kapatmak isteyenlerin mirasçılarıdır; bizim tarihimiz de DİSK’i kapattırmayan yüz binlerce işçinin tarihidir. Bizim mayamız budur. Uzatılan kılıca sessizce eğilecek bir boyun bizde yoktur!”
Kamuoyuna saygı ile duyurulur!