DİSK, Bask Sendikalar Konfederasyonu Kongresi’ne katıldı
Bask Sendikalar Konfederasyonu (LAB) 9. Genel Kurulu 25-26 Mayıs 2017 tarihlerinde Gaitz kentinden düzenlendi. “Şimdi Bizim Zamanımız” sloganı ve “Örgütsel Yenilenme” gündemiyle gerçekleşen kongrede DİSK’i Yönetim Kurulu üyesi Kanber Saygılı temsil etti.
Kongreye, Bask ülkesinin hem İspanya hem de Fransa sınırları içinde kalan bölgelerindeki “Yurtsever İşçi Komiteleri”ni temsil eden 500 delegenin yanı sıra çok sayıda yabancı konuk katıldı. Çoğunlukla genç ve kadın işçilerin oluşturduğu delegasyonun tartışmalarına Bask ülkesindeki barış ve silahsızlanma süreci damgasını vurdu.
Genel Kurul’a Katalonya, Galiçya, Korsika, Bretonya, İrlanda, İskoçya, Kanarya Adaları, Batı Sahara ve Filistin’in yanı sıra Fransa, İngiltere, Avusturya, İtalya, Kıbrıs, Yunanistan, Küba, Arjantin ve Türkiye gibi ülkelerden sendika temsilcileri katıldı.
Kongrenin uluslararası çalışmaları kapsamında “Filistin’in özgürlüğü için İsrail’e boykot”, “Venezüela’da Bolivarcı Devrim ile dayanışma”, “Katalonya’nın Bağımsızlığı” ve “İşgale son, Batı Sahara’ya özgürlük” başlıklı bildirgeler hazırlandı.
Kongre’nin açılış törenine Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC) üyesi ELA, CC.OO, UGT ve USO gibi sendikaların yanı sıra çok sayıda siyasi partinin temsilcisi katıldı. Bask Dayanışma Sendikası (ELA) Genel Sekreteri Txiki Muñoz ve SORTU Partisi Eş-Sözcüsü Miren Zabaleta delegelere hitap etti.
5 yıllık görev süresi sona eren Genel Sekreter Ainhoa Etxaide, faaliyet raporunu sundu. Rapora göre 40 bin üyesi bulunan LAB, Bask işçi sınıfının yaklaşık %16’sını temsil ediyor. Özellikle sanayi, ticaret ve belediye işkollarında üyeleri bulunan LAB bağımsız ve anti-kapitalist bir ülke için mücadele ediyor. Görevini devreden genel sekreter barış süreciyle birlikte Bask’ta yeni bir dönem başladığını ve bu yeni döneme uygun yeni bir sendikal yapılanmanın gerekli olduğunu vurguladı.
9 yıldır cezaevinde bulunan eski Genel Sekreteri Rafael Diaz Usabiaga’nın kongreye gönderdiği mektubu oğlu okudu. Rafael Diaz’ın mektubunda “Şirketler ve hükümetler sendikal faaliyetlerle siyasal faaliyetleri birbirinden ayırmak istiyor. Ancak sınıf bilinci işçi tulumu gibi işyerinde bırakabileceğiniz bir şey değildir. İyi bir toplu sözleşmenin ardından güçlü siyasal birikim bulunmalıdır” ifadeleri yer alıyordu.
9. LAB Kongresi’nde 43 yaşındaki metal işçisi Garbine Aranburu genel sekreterlik görevine seçildi. Aranburu konuşmasında Diaz’ın mektubunu hatırlatarak “LAB kongrelerinde cezaevinden gelen mektupların okunması bir gelenektir. Ancak bunu son kez yapıyoruz. Çünkü tutsak yoldaşlarımız bir sonraki kongremizde aramıza olacaklar.” dedi.
“Az sayıda zenginin halkın çoğunluğunu oluşturan işçilerin sırtından geçindiği ekonomik düzene son vermeliyiz.” diyen Aranburu istihdamın değişen yapısını hatırlatarak “Sendikamızı yeni politik koşullara ve istihdamın yeni biçimlerine göre yeniden yapılandırmalıyız. İşsizler, emekliler, ev işçileri, göçmenler, stajyerler ve özel istihdam büroları aracılığıyla iş bulanlar, sendikaların kendi öz-örgütleri olduğunu hissetmeliler” dedi.
DİSK Yönetim Kurulu üyesi Kanber Saygılı Genel Kurul’da yaptığı konuşmada; Bask ülkesindeki barış sürecinin dünyanın diğer ülkelerinde ilgiyle takip edildiğini hatırlatarak sömürgecilik ve işgallere karşı işçi sınıfının birlik olması gerektiğini hatırlattı. Saygılı Türkiye’deki çalışma koşulları, iş cinayetleri ve OHAL döneminde işten atılan işçiler hakkında bilgi verdi.
Kanber Saygılı ayrıca Bask’ın 15-16 Haziran’ı olarak tanımlayabileceğimiz 3 Mart grevinde hayatını kaybeden işçilerin ailelerinin kurduğu derneği ziyaret etti. 3 Mart 1972 tarihinde Basklı işçilerin “daha iyi çalışma koşulları” ve “bağımsız sendika” talebiyle düzenlediği greve yönelik polis saldırısında 5 işçi hayatını kaybetmiş ve yüzlercesi yaralanmıştı. 3 Mart Derneği hem işçi sınıfı şehitlerini anmak hem de onların bağımsız sendikacılık anlayışını yaşatmak amacıyla kurulmuştu.