Kadıköy’de kitlesel 10 Ekim anması: Katiller kaybedecek, emek-demokrasi-barış kazanacak!
10 Ekim Katliamı’nda hayatını kaybedenler için akşam saatlerinde Kadıköy Rıhtım’da düzenlenen anmaya yüzlerce kişi katıldı. Anma töreninde bir konuşma yapan DİSK Genel Başkanı Kani Beko, “bu faşist diktatörlüğe karşı birleşmeliyiz” dedi.
10 Ekim 2015’te Emek, Demokrasi ve Barış Mitingi’nde yaşamını yitirenler, katliamın ikinci yıldönümünde pek çok ilde düzenlenen anma etkinlikleri ve eylemler ile anılırken en kitlesel eylem İstanbul Kadıköy’de düzenlendi. İstanbul Emek ve Demokrasi Koordinasyonu’nun çağrısıyla Kadıköy Rıhtım’da düzenlenen anmaya yüzlerce kişi katılırken, “Unutturmayacağız, affetmeyeceğiz” yazılı bir pankart açıldı.
Anma törenine DİSK Genel Başkanı Kani Beko, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, Yönetim Kurulu Üyesi Kanber Saygılı, DİSK’e üye sendikaların genel başkanları, merkez ve şube yöneticileri ile DİSK’li işçiler de katıldı. Saygı duruşuyla başlayan anmada, katliamda yaşamını yitirenlerin isimleri tek tek okunarak hep bir ağızdan “Yaşıyor” denildi.
10 Ekim Katliamı’nda hayatını kaybeden Dicle Deli’nin babası Faik Deli, “Hayatımız 10 Ekim’den önce ve sonra olmak üzere ikiye ayrıldı” dedi. Konuşmasını 10 Ekim Katliamı davası hakkında bilgi vererek sürdüren Deli, katillerin korunduğunu belirterek, sözlerini “bu ülkede 10 Ekim günü barışı öldürdüler, demokrasiyi öldürdüler, ancak biz geri getireceğiz” diyerek tamamladı. Deli’nin ardından, katliamda hayatını kaybeden Ata Önder Atabay’ın ablası, kardeşi için yazdığı şiiri okudu.
Anma etkinliğinde söz alan DİSK Genel Başkanı Kani Beko, sözlerine 10 Ekim’de hayatını kaybedenleri anarak başladı. 10 Ekim Katliamının üzerinden geçen iki yılda acılarımızın daha da arttığına değinen Beko, aradan geçen süreci şöyle özetledi:
Adalet, eşitlik, demokrasi, barış ve kardeşlik mücadelesi verenler bugün bu topraklarda bedel ödüyorlar. 150 bine yakın kamu emekçisi, 2000’e yakın da işçi ihraç edildi. Gazeteler, televizyonlar, radyolar kapatıldı. Belediyelere kayyumlar atandı. 12 Eylül’de gidebilecek bir mahkememiz vardı, bugün o da yok.
Bu katliamı gerçekleştirenler, bizim yol arkadaşlarımızı, yoldaşlarımızı öldüren katiller, onların arkasındaki karanlık güçler ortaya çıkarılmadıkça bu topraklara barış gelmeyecektir. Ancak barışı biz getireceğiz.
Kalleşçe vurarak, öldürerek, bizi kardeşlikten-barıştan vazgeçireceğini sananlar bilsin ki ağıtlarımız, gözyaşımız, acılarımız ve öfkemizle birleşeceğiz.
Bizi hedef alan bombaların ardından yaralılarımıza ambulans değil üzerimize TOMA’lar gönderenlere karşı birleşmeliyiz.
Adı, sanı, eşgali belli olan bombacıları Ankara’nın göbeğinde kendilerini patlatana kadar yakalamadıklarını itiraf edenlere karşı birleşmeliyiz.
10 Ekim katliamının ardından hiçbir sorumlunun mahkemelerde hesap vermediği, tek bir kişinin bile istifa etmediği bu düzene karşı birleşmeliyiz.
Olağanüstü Hal ile birlikte parlamentoyu devre dışı bırakanlara, binlerce işçi ve emekçinin ekmeğini hukuksuz bir şekilde gasp edenlere, hukuk devletinin temel ilkelerini pervasızca çiğneyenlere karşı birleşmeliyiz.
10 Ekim Katliamını anmak üzere bugün sokaklara çıkan binlerce insana plastik mermilerle, gaz bombalarıyla, TOMA’larla saldıranlara karşı birleşmeliyiz.
Er ya da geç, katiller kaybedecek; emek kazanacak, demokrasi kazanacak, barış kazanacak!
Ardından İstanbul Emek ve Demokrasi Koordinasyonu adına Ekin Çiftçi basın açıklamasını okudu. “10 Ekim’i unutmayacağız, 10 Ekim’i affetmeyeceğiz” diye sözlerine başlayan Çiftçi, şöyle devam etti: “Ülke tarihinin en büyük katliamlarından birini yaşadık. Bu topraklarda yeşeren eşitlik, kardeşlik, adalet umuduna saldırı gerçekleştirildi. Barış ve Demokrasi talebi yok edilmek istendi.”
Çiftçi, sözlerini 10 Ekim Katliamı’nın hesabını sormak için mücadele edeceklerini belirterek sonlandırdı.