DİSK’ten Bakan Selçuk’a yazı: DİSK’e dönük ayrımcı ve tarafgir uygulamalar kabul edilemez
- “DİSK’E DÖNÜK AYRIMCI VE TARAFGİR UYGULAMALAR KABUL EDİLEMEZ”
- “Üçlü Danışma Kurulu Toplanmalıdır.”
- “Kıdem tazminatına ve bazı yaş gruplarının çalışma koşullarının esnekleştirilmesi dönük hazırlıklar kabul edilemez.”
DİSK Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu ve Genel Sekreter Adnan Serdaroğlu, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’a bir yazı yazarak çalışma hayatı ile ilgili konuların Üçlü Danışma Kurulu’da ele alınmasını istedi.
DİSK’in yazısında “Kıdem tazminatı yanında belirli yaş gruplarının istihdamını esnekleştirecek ve temel haklarını ortadan kaldırabilecek bazı hazırlıkların yürütüldüğünü basına yansıyan çeşitli haberlerden öğreniyoruz. Bu durum kabul edilemez” dendi.
İşçi haklarında ciddi kayıplara yol açan bazı temel ve tartışmalı konuların yasal üçlü sosyal diyalog mekanizmaları dışında enformel bazı toplantılarda ele alındığına dikkat çekilen yazıda çalışma hayatına ilişkin konuların ele alınması gereken yerin Üçlü Danışma Kurulu olduğu vurgulandı.
DİSK’e dönük ayrımcı ve tarafgir uygulamaların kabul edilemez olduğu vurgulanan yazıda, “Konfederasyonumuz tıpkı diğer işçi sendikaları konfederasyonları gibi çalışma hayatı ile ilgili konuların tarafı ve muhatabıdır. Bu hem 200 bine yakın işçinin bize verdiği yetkiden, hem de Anayasa ve çalışma mevzuatından kaynaklanmaktadır” denildi ve uluslararası sözleşmelere, Anayasaya, diğer ilgili mevzuata ve çalışma hayatında 70 yılı aşkın kökleşmiş teamüllere aykırı tutum izlenmesine son verilmesi istendi.
DİSK’in yazısında milyonlarca çalışanı ilgilendiren salgınla ilgili atılması gereken önemli adımlar olduğunun ve ciddi eksiklikler içeren adımların gözden geçirilmesi gerektiğinin de altı çizildi.
Bakan Selçuk’a yazılan ve bilgi için Türk-İş, Hak-İŞ ve TİSK’e de iletilen yazıda şu görüşlere yer verildi:
“Sayın Bakan,
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu olarak çalışma hayatına ilişkin konuların hükümet-işçi-işveren üçlüsü arasında sosyal diyalogun evrensel ilkelerine uygun olarak ele alınmasına büyük önem veriyoruz. Nitekim salgın karşısında alınması gereken tedbirleri görüşmek üzere üçlü danışma mekanizmalarının toplanması gerektiğini açıklamış ve 17 Mart 2020’de toplanan Üç Danışma Kurulu’nda bu konudaki görüşlerimizi dile getirmiştik.
Ülkemizde çalışma hayatı ve sosyo-ekonomik sorunların ele alınacağı çeşitli anayasal ve yasal sosyal diyalog mekanizmaları vardır. Anayasal bir kurum olan Ekonomik ve Sosyal Konsey, 1940’lardan beri var olan Çalışma Meclisi ve 2003 yılında İş Kanunu’na göre kurulmuş olan Üçlü Danışma Kurulu bunların en önemlileridir.
Son günlerde işçi tarafının bir talebinin olmadığı ve işçi haklarında ciddi kayıplara yol açan bazı temel ve tartışmalı konuların yasal üçlü sosyal diyalog mekanizmaları dışında enformel bazı toplantılarda ele alındığını maalesef basına yansıyan haberlerden tespit ediyoruz. Kıdem tazminatı yanında belirli yaş gruplarının çalışmalarını esnekleştirecek ve temel haklarını ortadan kaldırabilecek bazı hazırlıkların yürütüldüğünü yine basına yansıyan çeşitli haberlerden öğreniyoruz.
Sayın Bakan,
Konfederasyonumuz tıpkı diğer işçi sendikaları konfederasyonları gibi çalışma hayatı ile ilgili konuların tarafı ve muhatabıdır. Bu hem 200 bine yakın işçinin bize verdiği yetkiden, hem de Anayasa ve çalışma mevzuatından kaynaklanmaktadır. Bildiğiniz gibi İş Kanunu’nun 114. maddesi “Çalışma barışının ve endüstri ilişkilerinin geliştirilmesinde, çalışma hayatıyla ilgili mevzuat çalışmalarının ve uygulamalarının izlenmesi amacıyla” üçlü temsile dayalı bir Üçlü Danışma Kurulu oluşturulmasını öngörmüştür. Kurul’un görevleri arasında “yeni mevzuat ve yasa değişiklikleri ile ilgili hususlarda görüş oluşturmak” da yer almaktadır.
Çalışma hayatına ilişkin konuların ele alınması gereken yer Üçlü Danışma Kurulu’dur. Konfederasyonumuz pek çok başka üçlü temsil mekanizması yanında Üçlü Danışma Kurulu’nun da üyesidir. Milyonlarca çalışanı ilgilendiren salgınla ilgili atılması gereken önemli adımlar vardır, atılmış olan adımlarda aksayan ciddi yönler söz konusudur. Çalışma ilişkilerinde birikmiş çeşitli sorunlar vardır. Bu konuların Üçlü Danışma Kurulu’nda ele alınması ve mutabakatla çözülmesi büyük önem arz etmektedir.
Bir yandan bunca yaşamsal gündeme rağmen Üçlü Danışma Kurulu’nun işletilmemesini ve öte yandan uluslararası sözleşmelere, Anayasaya, diğer ilgili mevzuata ve çalışma hayatında 70 yılı aşkın kökleşmiş teamüllere aykırı biçimde işçi sendikaları konfederasyonları arasında ayrımcı ve tarafgir bir tutum izlenmesini kabul edilemez buluyoruz.
Çalışma hayatının köklü uygulamaları ve sosyal diyalog mekanizmaları daha fazla zedelenmeden bir an önce olağan ve yasal zeminlerin kullanılmasının yararlı olacağını düşünüyoruz. Bizler işçilerin temsilcileri olarak siz de Bakan olarak çalışanların bu salgın günlerinde karşı karşıya olduğu devasa iş ve gelir sorunlarını ele almalı ve çalışanları ferahlatacak çözümler bulmalıyız.
Tüm bu değerlendirmeler çerçevesinde Çalışma Hayatına İlişkin Üçlü Danışma Kurulu’nun Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 7. maddesi gereğince Üçlü Danışma Kurulu’nun Mayıs 2020’de yapılması gereken ve henüz yapılmayan toplantısının bir an önce yapılmasını arz ve talep ediyoruz.”