Image Map

Bugün Mayıs Bir!

Nazım Hikmet’in sözleri, Ozan Çoban ve Güneş Demir’in bestesiyle “Bugün Mayıs 1” şarkısı 25 Nisan 2021 saat 13:00’da DİSK’in sosyal medya kanalları üzerinden yayımlandı

TÜSTAV (Türkiye Sosyal Tarih Araştırma Vakfı) Komintern arşivinde yer alan ve Banu İşlet tarafından transliterasyonu yapılan “İstanbul’da 1 Mayıs” isimli Nazım Hikmet şiiri 1 Mayıs 2021 çalışmaları kapsamında Ozan Çoban ve Güneş Demir tarafından bestelendi. Şarkının klibini Nazım Soylu hazırladı.

Nazım Hikmet’in 1925 tarihli “İstanbul’da 1 Mayıs” isimli şiiri daha önce TÜSTAV (Türkiye Sosyal Tarih Araştırma Vakfı) Komintern arşivi keşfedilmeyi bekledi. Banu İşlet tarafından transliterasyonu yapılan şiir, 1 Mayıs 2021 çalışmaları kapsamında Ozan Çoban ve Güneş Demir tarafından bestelendi. Şarkının klibini Nazım Soylu hazırladı.

1925 yılında İstanbul’da gerçekleşen 1 Mayıs yürüyüşünü konu edinen “İstanbul’da 1 Mayıs” şiirinde Nazım Hikmet, işçilerin sanayi bölgelerinden ve yoksul mahallelerden yürüyerek şehir merkezine gelişini anlatıyor. Nazım ustanın işçi sınıfının gücünü ve öfkesini anlatan şiirini yaklaşık 100 yıllık bir gecikmeyle okuyabildik. İstanbul’daki 1 Mayısların coşkusunu notalara yansıtan bu şarkıyı yıllar boyunca hep birlikte söyleyeceğiz.

İstanbul’da 1 Mayıs

Kıpkızıl, kan kırmızı bayraklarımızın alevinden
Sarı kursak bir balon gibi soldu güneş.
Ciğerlerimizde şişen türküler ateş!
Kol kola
Düştük yola
Yedikule’den amele evleri Sirkeci’ye dayandı,
Karagümrük kırmızıya boyandı.
Kasımpaşa tersaneyi yüklendi sırtına,
Geçtik köprüden
Geliyoruz: Yol ver bize Cadde-i Kebir!

Kaldırımları söken topuklarımızla
Tokatlıyan’da göbekli mebusları tokatladık.
Osmanbey’in ensesine atladık!
Zifosladık Şişli’nin kadife mantosunu!
Bugün toz kondurmuyoruz keyfimize!
Bugün “Mayıs Bir”!
Bir Mayıs’ta İstanbul
Bizim olmuş gibidir!
* *
Hürriyet-i Ebediye tepesinde taş kesilen
Mahmut Şevket’in iskeleti!
Seni oraya diken sınıf
Zırnık kadar bile vermedi bize hürriyeti;
Yıkıl karşımızdan!
Yangınları haykıran Yangın Kulesi tepeden bakma bize
Bir gün elbet
Seni borazan yapacağız kendimize,
İstanbul’un ağzı
Haykıracak kızıl inkılâbımızı!
Nun [Nâzım] Ha [Hikmet]”

ITUC ETUC