Image Map

Vergide adalet, asgari değil insanca yaşanacak ücret!

İnsanca ücret ve vergide adalet için Türkiye’nin dört bir yanında Vergi Daireleri’nin önünde ve sokaklardan seslendik. 

İSTANBUL 

#İnsancaÜcret ve #VergideAdalet için İstanbul Vergi Dairesi önündeki açıklamaya DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, DİSK Genel Başkan Yardımcısı Özkan Atar, DİSK Yönetim Kurulu üyesi Şükret Sevgener ve DİSK İstanbul Bölge Temsilcisi Asalettin Arslanoğlu katıldı.

Genel Başkanımız Arzu Çerkezoğlu’nun burada yaptığı konuşmadan satırbaşları:

ESKİŞEHİR

KOCAELİ 

26 Aralık Perşembe günü Kocaeli Sabri Yalım Parkı’ndaki basın açıklamasında DİSK’in bildirisini Kocaeli Bölge temsilcimiz Vedat Küçük okudu.

GAZİANTEP

ANTALYA

Antalya Defterdarlığı önünde 26 Aralık Perşembe günü gerçekleştirilen basın açıklamasında DİSK’in bildirini Akdeniz Bölge Temilcimiz Vedat Küçük okudu.

EDİRNE KEŞAN

DİYARBAKIR

Diyarbakır Vergi Dairesi önünde 26 Aralık Perşembe günü düzenlenen basın açıklamasında DİSK’in bildirisini Bölge Temsilcimiz Hasan Hayri Eroğlu okudu.

ADANA

İZMİR

Konak’ta Eski Sümerbank önünde 27 Aralık Cuma günü yapılan basın açıklamasında DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı bir konuşma yaparak “İnsanca Ücret, Vergide Adalet” için taleplerimizi sıraladı.

Konfederasyonumuzun İstanbul Vergi Dairesi önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasında DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun yaptığı konuşmadan satırbaşları:

İşçiler, emekçiler, emekliler olarak her gün daha fazla yoksullaşıyoruz, yüksek enflasyon karşısında alım gücümüz eriyor. Biz hayat pahalılığı ve enflasyon karşısında yaşam mücadelesi verirken şirketler kasalarını dolduruyor. Türkiye, dünyada ücretlerin en düşük olduğu ve gelir dağılımının en adaletsiz olduğu ülkeler arasında yer alıyor.

Gelirdeki adaletsizliğin sürekli olarak nedeni, Türkiye işçi sınıfının örgütlenme ve hak mücadelesinin sistematik olarak baskı altına alınması ve engellenmesidir. Bugün karşı karşıya kaldığımız grev yasakları da tutuklamalar da, sendikalı olan işçilerin işten çıkarılması da, hepsinin amacı aynıdır: Amaç Türkiye işçi sınıfını asgari ücrete mahkum etmektir. Amaç hepimizi asgariye mahkûm ederek şirketlerin kar rekorlarını korumaktır. Amaç hepimizin gelirini patronların insafına bırakmaktır.

DİSK Genel Başkan Yardımcımız Remzi Çalışkan ve Çukurova Bölge Temsilcimiz Kemal Göksoy, hukuki sebeplerle değil bu adaletsiz düzene itiraz ettikleri için tutuklanmıştı. Bu haksız hukuksuz tutuklamalara karşı adalet mücadelemizde ilk sonucu aldık ve Remzi başkan dün tahliye edildi. Bizim mücadelemiz, bizim bu örnek dayanışmamız devam edecek ve Kemal Başkan da en kısa zamanda aramıza katılacak. Çünkü DİSK varsa örgütlü mücadele varsa, dayanışma varsa umut var. Biz varsak umut var.

Yine metal işkolundaki grevlerimiz bu adaletsiz düzen devam etsin diye Anayasa’ya aykırı biçimde yasaklandı. Ancak Anayasa’ya aykırı grev yasağını kabul etmeyen, ekmeğine, hakkına, hukukuna, Anayasal düzene sahip çıkarak mücadelelerini sürdüren Birleşik Metal İş üyesi işçi kardeşlerimiz grev boylarında kazanmaya devam ediyor. Dün Birleşik Metal İş üyesi Hitachi Energi işçilerinin grevi başarıyla sonuçlandı. Yarın direnen tüm metal işçisi kardeşlerimiz mücadelelerini zaferle sonuçlandıracaklar.

Artık öğrensinler; DİSK’i susturmak, DİSK’li işçileri teslim almak isteyenler artık bilsinler ki ne tutuklamalar ne grev yasakları ne baskılar ne engeller bizleri yolumuzdan çeviremeyecek. Grevlerde de direnişlerde de hapishanelere de tek bir DİSK’li boyun eğmedi, eğmeyecek!

Evet arkadaşlar verdiğimiz mücadele topyekûn bir adalet mücadelesidir. Bugün buradayız çünkü gelirde adaletsizlik yetmezmiş gibi vergide de adaletsizlik sürüyor. Yıllardır vergide adalet için mücadele ediyoruz. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alın diyoruz. Ancak ülkeyi yönetenler patronları kolluyor; vergi deyince akıllarına işçi, emekçi, emekli geliyor.

Yüksek enflasyon nedeniyle ücretliler ciddi bir alım gücü kaybı yaşarken, öte yanda yine yüksek enflasyon sayesinde şirketler, bankalar kar rekorları kırarken, gelirde adaletsizlik büyürken bir de vergi adaletsizliğinin altında eziliyoruz.

Dünyanın en adaletsiz vergi düzenlerinden biri Türkiye’de. Vergi gelirlerinin büyük bölümünü KDV gibi dolaylı vergiler oluşturuyor. Bu adaletsiz vergileri zengin de fakir de, işçi de patron da aynı oranda ödüyor. İşçi de patron da, sermaye de emekçiler de, zengin de yoksul da marketten alışveriş yaparken aynı oranda vergi veriyor. Vergide adaletsizlik, dolaylı vergilerle büyüyor.

Öte yandan gelirlerimizden alınan vergiler de adaletsiz. Biz işçiler ücretlerimizi almadan peşin peşin gelir vergisi ödüyoruz. Üstelik bu gelir vergisinin oranları çok yüksek. Ama zenginler, patronlar için sürekli vergi afları çıkıyor. Bir kararname ile, bir gecede şirketlerin vergileri sıfırlanıyor.

Bu da yetmiyor, vergi dilimleri bilerek düşük belirleniyor. Bu yüzden ücretiyle geçinen bizler, yıl içerisinde sanki zengin olmuşuz gibi üst vergi dilimlerine giriyoruz. 2000 yılında ilk vergi dilimi brüt asgari ücretin 22 katıydı. Bugün ise yılda toplam 5.5 asgari ücret alınca üst vergi dilimine giriyor ve daha çok vergi ödüyoruz.

2000 yılından bu yana tarife dilimleri yeniden değerleme oranına paralel olarak uygulansaydı 2024’te ilk vergi tarife dilimi 288.570 TL olmalıydı. Peki gerçekte ne oldu? 110.000 TL oldu. Yani yılda 288570 TL yerinde 110.000 TL gelirimiz olduğunda bir üst vergi dilimine geçip daha çok vergi ödedik.  Hatta çok zengin olmuş gibi üçüncü vergi dilimine geçtik. Yani %15 ödememiz gereken vergi %27’ye çıktı. 288.570 TL, yani aslında yoksulluk sınırının altında ücret alan işçilerin vergi yükünü arttırdılar. Bu adaletsizliğin vebali büyüktür. Yoksulluk sınırının altında ücretlerin vergisinde bu oranda bir artışın akla, mantığa, vicdana uygun bir açıklaması yoktur.

Bizler bu adaletsizliği kabul etmiyoruz.  Yıllardır vergide adalet için işyerlerinden meydanlara, meydanlarda vergi dairelerinin önüne mücadelemizi sürdürüyoruz. Bu mücadeleyi TBMM’ye de taşıdık. Hepinizin bildiği gibi vergide adaletin sağlanması için bir yasa teklifi hazırladık ve bu yasa teklifini Meclis’teki siyasi partilere sunduk. Bu yasa Meclis’ten acilen, tüm partilerin oy birliği ile geçmelidir. Bizim DİSK olarak TBMM’den en önemli beklentimiz budur.

Bizler vergiden adalet için işyerlerinden ve meydanlara mücadelemizi sürdüreceğiz:

Taleplerimiz nettir:

  1. Gelir vergisi ilk dilim oranı ücretlilerde yüzde 10’a düşürülmelidir.
  2. Vergi tarife dilimleri asgari ücret artışından az olmamak şartıyla en az yeniden değerleme oranında artırılmalıdır.
  3. Asgari ücret vergi istisnası çalışanlar lehine yeniden düzenlenmelidir. Asgari ücret istisnası vergiden değil matrahtan indirim yoluyla uygulansaydı 2024’te işçinin eline geçen net ücret, yaklaşık 14-15 bin TL artabilecekti. 2025 yılı için acilen bu düzenleme yapılmalıdır.
  4. Patronlara yıllardır sağlanan 5 puan SGK prim desteği işçilere de sağlanmalıdır.
  5. Dijitalleşme bu boyutlara gelmişken çağ dışı damga vergisi tümüyle kaldırılmalıdır.

İki yıldır aşkın bir süredir her platformda mücadelesini sürdürdüğümüz bu taleplerimize ek olarak şu veriyi de sizlerle paylaşmak istiyorum.  Uygulanmakta olan 2024 gelir vergisi tarifesinin ilk dilimi 110.000 TL’dir. Yüzde 43,93 olarak hesaplanan yeniden değerleme oranı ile bu ilk dilim önümüzdeki yıl için 158.000 TL olacaktır. Az önce de sunduğumuz verilere ışığında, işçilerin 158 bin TL’den sonra üst vergi dilimine geçmesi vergide adaletsizliğin devamı anlamına gelecektir. Oysa Cumhurbaşkanı Yeniden Değerleme Oranı’na göre saptanan bu tutarı yüzde 50 oranında artırmaya yetkilidir. Dolayısıyla eğer Cumhurbaşkanı yetkisini kullanırsa gelir vergisi ilk tarife dilimi 158 bin değil 237 bin TL olabilir. Evet bu yolla vergide adaletsizlik sona ermez ancak bir nebze azaltılabilir. Cumhurbaşkanı bu yetkisini hemen, şimdi acilen kullanmalı, vergi dilimleri revize edilmeli ve sonrasında mutlaka vergide adalet yasa teklifi meclisten geçmelidir.

Her zaman söylediğimiz gibi: Vergide adalet olmadan gelirde adalet olmaz.

  • Ücretlerden ve tükettiklerimizden değil, kardan, ranttan daha fazla vergi alınması için,
  • Az kazananın az, çok kazanın çok vergi ödediği bir vergi düzeni için,
  • Gelirde, vergide ve ülkede adalet için

KOL KOLA, OMUZ OMUZA MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ!

ITUC ETUC