Image Map

ETUC Yönetim Kurulu Toplantısı (08.07.2009)

AVRUPA SENDİKALAR KONFEDERASYONU (ETUC)

YÖNETİM KURULU RAPORU

8 TEMMUZ 2009-BRÜKSEL

ETUC Yönetim Kurulu 8 Temmuz 2009 tarihinde Brüksel’de aşağıdaki gündemler ile toplandı;  

  • Avrupa Parlamentosu Seçimleri
  • Türkiye’deki Sendikaların Durumu
  • Paris Konferansı Değerlendirmesi
  • Çalışma Saatleri Direktifi
  • AB Kolombiya İlişkileri
  • İklim Zirvesi Hazırlıkları

 

Toplantıya DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, DİSK Avrupa Temsilcisi Yücel Top ve DİSK Uluslararası İlişkiler Dairesi Müdürü Kıvanç Eliaçık katıldı. Toplantıda, ETUC’un Türkiye’ye sendika yasalarının ILO sözleşmelerine uygun şekilde değiştirilmesi sürecini takip etmek üzere bir heyet gönderilmesi önerildi.

 

 

ETUC Genel Sekreteri John Monks yaptığı konuşmada Türkiye’deki sendikala haklarla ilgili açıklamalarda bulundu. Monks konuşmasında özetle;

“ETUC’un  Türkiye ile ilgili pozisyonu Sevilla’da yapılan kongre’de belirlenen, Strateji ve Eylem Planı’nda Türkiye, üyeliğin şartlarını ve AB Temel Haklar Bildirgesi’nin gereklerini sadece kağıt üzerinde değil gerçekte de yerine getirdiği sürece ETUC, Türkiye’nin AB üyeliğinden yanadır. Türk toplumunun tüm hak ve özgürlüklerle dönüşümü, zorlu müzakere süreçlerinin sonunda tamamlanmalıdır şekilde tanımlandı.

Sosyal Politika ve İstihdam Politikası konusunda, Avrupa Komisyonu ve Türkiye hükümeti Sosyal Politika ve İstihdam konulu 19. Fasılı açma tartışmalarına başladılar.

AB iki tane ölçüt koydu:

1. Bu başlığın kapsadığı her bir alan için müktesebatın ülke genelinde aşamalı olarak iç hukuka aktarılması, hayata geçirilmesi ve uygulanması konusunda tüm işgücünün yararına bir eylem planının komisyona sunulması. Bu eylem planı kayıt dışı çalışanlara odaklanmalı ve Türkiye’de kayıt dışı çalışmanın sorunlarının sosyal ve ekonomik analizini içermeli. Plan aynı zamanda; A> her bir alanda öngörülen tedbirlerin bir zaman çizelgesini, B> ayrılan mali kaynağın ve insan kaynağının ve bunları takviye etmek için gerekecek çabaların tanımlarını, C> içinde yer alan kurumların ve sosyal ortakların tanımlarını, D> müktesebatın aşamalı olarak hayata geçirilmesi ve uygulanması için kurulacak olan kurumların tanımlarını içermelidir

2. Bu adımların her biri için, kadınların emek pazarına katılımına özen gösteren bir cinsiyet yaklaşımı benimsenmelidir. Tüm sendikal haklara AB standartları ve ilgili ILO sözleşmeleri çizgisinde saygı gösterilmesinin sağlanması, özellikle örgütlenme hakkı, grev hakkı ve toplu sözleşme hakkına. Bunun için, Türkiye var olan tüm kısıtlamaları kaldırmalı ve bu alanda hem özel sektör, hem de kamu sektörü için tüm mevzuatı yenilemelidir.

 ETUC, Türkiye’deki 4 üyesi ile beraber durumu izliyor ve bu konularda Komisyonla iletişim içinde.

İlk ölçüt ile ilgili olarak bir Eylem Planı, Avrupa Komisyonuna gönderildi. İkincisi için ise, iki yasanın (Sendikalar Yasası No: 2821; Toplu Sözleşme, Grev ve Lokavt Yasası No: 2822) değiştirilmesi önerileri TBMM’de dağıtıldı ama henüz bir oylama yapılmadı. Kamu sektörü için ise bir öneri (No: 4688) henüz yayınlanmadı.

19. Fasıl’ın Çek Cumhuriyeti’nin Başkanlığı sırasında açılması bekleniyordu. Ancak 4 Haziran 2009’da, AB Başmüzakerecisi Egemen Bağış, işveren ve işçi örgütlerinin temsilcileri ile yapılan görüşmeler sonucu sendika reformlarının durdurulduğunu açıkladı.

KESK’in ofisleri yakın zamanda Jandarma tarafından basıldı. KESK binası arandı ve aralarında eski Genel Sekreter Abdullah Daşdemir ve iki önemli kadın lider olan KESK Yönetim Kurulu üyesi Songül Morsümbül ve Eğitimsen Yönetim Kurulu üyesi Gülçin İsbert’in de olduğu KESK’li sendikacılar gözaltına alındıETUC, AB Komisyonu üyeleri Rehn ve Spidla’ya 29 Mayıs 2009’da bir mektup yazarak, KESK’in normal sendikal faaliyetlerini sürdürmesini zorlaştıran gözdağı verme amaçlı bu eylemleri kınadı ve Komisyonu, Türkiye’nin AB üyeliği konusunda sadece Sosyal Politika ve İstihdam konulu 19’uncu başlıkta değil aynı zamanda Yargı Sistemi ve Temel Haklar konulu 23’üncü başlıkta da dikkatli olmaya çağırdı” dedi.

 

Uzun süreden sonra ilk kez Türkiye’deki sendikal hakların özel gündemle  ele alındığı oturumda Türkiye’den dört konfederasyon TÜRK-İŞ, DİSK, HAK-İŞ ve KESK temsilcileri hazır bulundular.

 

Türkiye adına toplantıya katılan dört konfederasyonun sunumlarında; Türkiye’nin AB üyelik müzakerelerinde 19.Faslın açılması için ön şartlardan biri olan ve sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılmasını sağlaması gereken Sendikalar Yasa Taslağının yetersiz ve bu engelleri kaldıracak nitelikte olmadığının altı çizildi. Meclisten geçerek Cumhurbaşkanı’nın onayına sunulan ve veto edilen  “Ödünç İş İlişkisi” yasasıyla  Özel İstihdam Bürolarına işçi kiralama yetkisi veren düzenlemenin sakıncaları ve Türkiye’deki işgücü piyasasının durumu hakkında da bilgi verildi.

 

KESK Genel Başkanı Sami Evren de söz alarak KESK yöneticilerinin tutuklanması ve süreçle ilgili açıklamalarda bulundu.

 

Avrupa Birliği üyesi ülkelerin konfederasyonları Türkiye’deki gelişmelerle yakından ilgilendiklerini belirterek destek mesajları verdiler. İngiltere’den TUC temsilcisi, Türk hükümetine mektup yazarak görüşmek istediklerini ancak bir cevap alamadıklarının altını çizerek KESK yöneticilerinin tutuklanmaları konusunu da yakından takip ettiklerini ifade etti.

 

Hollanda İşçi Konfederasyonu (FNV) temsilcisi de Türkiye’deki sendikal hak ihlallerinin ve sendikalaşmanın önündeki engellerin  Haziran ayındaki ILO Konferansında da üst sıralarda yer aldığına dikkat çekti ve ETUC’un özel bir heyet hazırlayarak ILO nezdinde girişimlerde bulunmasını önerdi.

 

İspanya, Portekiz, Fransa ve Avusturya sendikaları ve sektörel federasyon  temsilcileri de söz alarak Türk hükümetiyle irtibata geçilerek Türkiye’deki sendikalara destek olunabileceği görüşünü dile getirdiler.

 

DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de yaptığı konuşmada  “John Monks’un değerlendirmesine üzerine destek veren bütün katılımcılara teşekkür ederek, demokrasinin tam olarak işlemediği ülkelerde temel hak ve özgürlükler için verilen mücadeleler tam olarak hedefine ulaşmıyor, biz ETUCR17
;un çare üretmesini isterken ülkemizde de bu konuda zorlu bir mücadele veriyoruz. Örneğin 1 Mayıs ülkemizde 29 yıldır tatil olarak kutlanmıyordu 12 Eylül döneminde cuntacılar tarafından tatil kaldırıldı.2009 yılında uzun yıllardır verdiğimiz mücadele sonucunda Türkiye’de 1 Mayıs tatil oldu ve 32 yıl sonra 1 Mayıs bayramını daha önceki yıllarda yasaklanan Taksim Meydanında bütün engellemelere rağmen kutladık. Şimdi ETUC ve üyesi sendikalarla daha çok işbirliğine, güçbirliğine daha etkin şekilde verecekleri katkıya ihtiyacımız var. Burada bugün ağırlıkta bu ağırlıkta bir karar tasarısının çıkmasını ve bir heyetin Türkiye’de hükümet nezdinde girişimlerde bulunmasını talep ediyorum “dedi.

 

Son olarak John Monks yaptığı değerlendirmede AB Genişlemeden sorumlu Komiser Olie Rehn’e , AB Komisyonu Başkanı Barosso’ya ve Türk hükümetine defalarda mektup yazarak konuyla ilgili bilgi verildiğini ve uyarılarda bulunulduğunu, Türkiye’ye bir heyetin gitmesinin etkili olabileceğini ancak en önemlisinin Türkiye’deki sendikaların birlik içerisinde hareket etmesi olduğunun altını çizdi.

 

ITUC ETUC