Savaş ve baskı politikalarına karşı BARIŞ EMEKLE GELECEK!
DİSK’in 1 Eylül
Dünya Barış Günü ile ilgili hazırlanan afiş ve bildirileri çıktı
1 Eylül 2015 bildirimiz:
Atılan her kurşun canımızı yakıyor, ekmeğimizi küçültüyor!
Savaş ve baskı politikalarına karşı BARIŞ EMEKLE GELECEK!
BUGÜN dünyada silahlanma harcamaları, nükleer silah denemeleri ve uluslararası askeri tehditler alabildiğine devam ediyor. Afganistan’dan Irak’a, Suriye’den Filistin’e, Afrika’dan Ortadoğu’ya silahlar konuşuyor. Silahlar konuştukça kadınlar, gençler, çocuklar, yoksullar ve emekçiler başta olmak üzere bütün insanlık ağır bir sarsıntı yaşıyor. İşsizlik, yoksulluk, açlık, acı ve gözyaşı artıyor…
Emperyalizmin hegemonya savaşının parçası olarak gelişen bu saldırılar bugün Suriye üzerinden devam etmekte, etnik ve dini farklılıklar körüklenerek halklar birbirine düşman edilmekte, insanların gelecekleri ve bir arada yaşama umutları yok edilmektedir.
Ortadoğu’da yıllardır sahnelenen savaş oyunları milyonlarca insanı yoksullaştırmış, on binlercesi toprağından olmuş, yüz binlercesi yıllarca unutamayacakları acılar yaşamış, sayısız insan Irak’ta, Suriye’de, Filistin’de katledilmiş, evladını yitiren binlerce anne baba ve öksüz kalan yüzbinlerce çocuk hayatla bağlarını koparmıştır.
Binlerce yoksulun katledildiği, ölüme gönderildiği, acılar yaşatıldığı birkaç yıla yayılan bu süreçte en kârlı çıkan ve stratejik atılım sağlayan Amerika Birleşik Devletleri oldu… ABD 2010 yılında 599 milyar dolar olan silah sanayi gelirini 2014 yılında 682 milyar dolara çıkardı. (2014 yılında ABD’nin silah harcaması ise 581 milyar dolardır! Bu rakam Türkiye bütçesinin yaklaşık 3 katıdır.)
Suriye’nin kaderinin Suriye halklarının elinden alınmaya çalışıldığı bu süreçte AKP/Erdoğan ise, içerde kendi halkına kan kustururken, Kürt halkına ve Suriye’ye yönelik savaş naraları atmaya devam etmektedir.
Türkiye’yi savaşa sürüklemek halkımızı AKP’nin dar çıkarları ve iktidar hesapları için hedef haline getirmek demektir. Ortadoğu iç savaşlarla, etnik ve dini boğazlaşmalarla kaosa sürüklenirken, Türkiye de bu kaosun parçası olarak Reyhanlı’da, Roboski’de, Suruç’ta yaşanılanlar gibi büyük acılarla yüz yüze kalacaktır.
Genel seçimlerde halktan önemli bir uyarı alan ve tek parti iktidarını kaybeden AKP hükümeti, iktidarı seçim sonuçlarına göre paylaşmak yerine, hukuksuzluğa daha da sarılarak yönetimde kalmaya devam ediyor. “Geçici hükümet”, seçim sonuçlarına göre halkın işaret ettiği koalisyonu oluşturmak yerine, halkın bugününü ve geleceğini derinden sarsan kararlar almaktan çekinmiyor.
Suruç Katliamı AKP’nin ülkemizi sürüklediği cehennemin “öncü” depremidir!..
- Savaş, ölüm, acı, gözyaşı ve yıkım demektir!
- Savaş, cinayet demektir!
- Savaş, baskı, şiddet ve sömürünün katmerlenerek artması demektir!
- Savaş, ekmeğimizin küçülürken zenginlerin kasalarının dolması demektir!
- Savaş, emeğin haklarının tamamen ortadan kaldırılması demektir!
- Savaş, demokrasi ve özgürlüklerin bitirilmesi demektir!
- Savaş, insan haklarının, hukuk ve adaletin hiçe sayılmasıdır!
- Savaş, çevrenin, doğanın tahrip edilmesi demektir!
- Savaş, savaş kararı alanların çocuklarının değil, emekçi halk çocuklarının gönderildiği bir cehennem demektir!
İşte Tayyip Erdoğan ve AKP’nin halkımıza sunduğu savaş budur!.
Bu nedenle işçi sınıfı savaş ve sömürü oyunlarını boşa çıkartan bir başka “mücadele” içinde yer almışlardır. Ve inanıyoruz ki işçi sınıfımız bugün de, kardeşi kardeşe düşman etmeye çalışanların hesaplarını, Türkü, Kürdü, Arabı, Alevi’si, Sünni’siyle el ele verip boşa çıkartacaktır.
Şimdi, “içeride ve dışarıda savaş!” çığlıkları atanlara karşı yüksek sesle ve cesaretle “YAŞASIN İŞÇİLERİN BİRLİĞİ!.. YAŞASIN HALKLARIN KARDEŞLİĞİ!.. SAVAŞA HAYIR!” diye haykırma zamanıdır.
Ülkemizin, İç Güvenlik Yasası’yla adı konulmamış bir savaş yönetimine değil, özgürlüğe, eşitliğe, barış ve kardeşliğe ihtiyacı var!
Özlemimiz, kimliği, kültürü, dili, dini, mezhebi, görüşü ne olursa olsun, üzerinde eşit haklara sahip yurttaşlar olarak barış içinde yaşayacağımız, demokratikleşmeye yönelik çözümlerin benimsendiği bir Türkiye özlemidir.
BİLDİRİYİ PDF OLARAK İNDİRMEK İÇİN GÖRSELE TIKLAYINIZ
1 EYLÜL 2015 AFİŞİMİZ