TBMM’ye seslendik: Kölelik yasası geri çekilsin!
DİSK Kiralık İşçilik Yasası’na karşı TBMM’nin köşesinde bulunan Cemal Süreyya parkında basın açıklaması yaptı.
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, DİSK Yönetim Kurulu üyesi Kanber Saygılı, DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün, Genel-İş Toplu Sözleşme Daire Başkanı M.Salih Doğrul’un yanı sıra Milletvelilleri Mehmet Tüm, Necati Yılmaz, Mehmet Gökdağ ve Orhan Sarıbağ da katıldı.
Açıklama öncesi bir konuşma yapan DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu bu yasanın bir insanlık suçu olduğunu söyleyerek “Meclis’te bu yasaya oy verenlerin de çocuklarının geleceği karartılacak” dedi.
Çerkezoğlu’nun ardından basın açıklamasını okuyan DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün, diğer işçi konfederasyonlarının kölelik yasasına karşı sokağa çıkmamasını eleştirdi.
Tayfun Görgün’ün yaptığı açıklamanın tam metni şöyle:
AKP iktidarı Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’na “insan ticareti” ve “kölelik” oylatıyor. Baskın bir biçimde TBMM gündemine getirilen yasa tasarısı ile Özel İstihdam Büroları aracılığı ile geçici iş ilişkisi kurulması yasallaştırılmak isteniyor.
TBMM’de bu yasaya “evet” diyen vekiller tarihe adlarını köleliğe ve insan ticaretine “evet” diyen vekiller olarak geçirecek ve tarihin en büyük insanlık suçlarından biri olan insan ticaretini Türkiye’de yasallaştıran isimler olarak tarihe adlarını yazdıracaklar. Bundan sonra hayatlarında ne yaparlarsa yapsınlar, bu sıfattan kurtulamayacaklar!
Meclis gündemindeki bu yasaya göre Özel İstihdam Büroları’na geçici iş ilişkisini de kapsayacak biçimde işçi kiralama yetkisi veriliyor. Bunun anlamı açıktır. Bu yasa tasarısı ile Türkiye’de emeği ile geçinen milyonlar köle haline getirilmek istenmektedir.
Kayıtlı istihdamın neredeyse yarısı bu kölelik büroları aracılığı ile güvencesiz çalıştırılacaktır. Kıdem ve ihbar tazminatı ortadan kaldırılacaktır. Kiralık işçilerin “İşsizlik Fonu”ndan yararlanma olanakları neredeyse olmayacaktır.
Sendikal örgütlenmeler çok ciddi kan kaybedecektir. İşverenler işçileri istediği gibi, istediği zaman kullanılıp, işi bittiğinde kapı önüne koyabilecektir. Gelir, emeklilik, yıllık izin ve sağlık ile ilgili bütün haklar tamamen ortadan kalkacaktır.
“Geçici İşçi” çalıştırmak, işverenler için daha cazip hale geleceğinden işçi çıkarmalar başlayacaktır. İşçinin işvereninin kim olduğu, işyerinin neresi olduğu belirsiz olacaktır. İşçiler bir gün bir işverene, bir gün diğerine kiralanacak, ömür boyu güvencesiz çalışmaya mahkum edilecektir. Soma’da, Torunlar’da, Yalvaç’ta, Gölmarmara’da tanık olduğumuz “dayıbaşılık” sistemi yasal hale gelecek, işçiler ölüm riskiyle daha fazla karşı karşıya kalacaktır.
Özel İstihdam Büroları’ndan işçi kiralanabilmesi, seçimden önce kaldırılacağı vaat edilen “taşeron”a rahmet okutacak bir sistemdir.
Eğer mesele tarım işçileri ve ev işçilerinin sorunlarına çare bulmak ise kiralık işçilik bunun çaresi değildir. Biz bu işçi kesimlerinin ve istihdamın tamamının kayıt altına alınması için İŞ-KUR’un daha etkin bir şekilde devreye girmesi gerektiğini burada bir kere daha söylüyoruz. Çözüm işçi simsarlığını yasallaştırmak değil önlemektir. Burada görev İŞ-KUR’a ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına düşmektedir.
Milyonlarca işçinin hakları söz konusu olduğunda görevlerini yapmayanlar, bir avuç işçi simsarının ve patronların talepleri doğrultusunda bu yasa tasarısını hazırlamıştır.
İşçileri köle pazarında köle satar gibi satmaya kalkanlara karşı direnmek ahlaki, sınıfsal ve siyasal bir görevdir.
DİSK olarak bugün burada ve Türkiye’nin dört bir yanında bir kez daha ifade ediyoruz: İnsan ticaretini yasallaştıran bu yasa tasarı kayıtsız şartsız TBMM gündeminden çekilmelidir.
Köle değil işçiyiz! Kiralık işçi olmayacağız!
Kölelik yasası geri çekilsin!
Başbakanlık Ofisi eylemi için tıklayınız
Bölge Temsilciliklerinin eylemleri için tıklayınız