Kanun Hükmünde Kararname ile İşsizlik Sigortası Fonu İşverenlere Peşkeş Çekiliyor
9 Şubat 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 687 sayılı OHAL Kanun Hükmünde Kararnamesindeki sermayeye teşviklerle ilgili DİSK-AR’ın 10 Şubat tarihli bilgi notu
Kanun Hükmünde Kararname ile İşsizlik Sigortası Fonu İşverenlere Peşkeş Çekiliyor.
9 Şubat 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 687 sayılı OHAL Kanun Hükmünde Kararnamesinden sermayeye teşvik çıktı. OHAL KHK’lerinin olağanüstü hal ilan edilme nedeniyle sınırlı olması gerekirken son OHAL KHK’sinde kış lastiği, özel TV yayınlarının YSK denetiminden çıkarılması ve patronlara teşvik gibi alakasız konularda düzenleme yapıldı.
Bu durum Anayasa’ya açıkça aykırıdır. Anayasanın 121. Maddesi OHAL döneminde hükümet “olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda, kanun hükmünde kararnameler çıkarabilir” demektedir. Bunun anlamı OHAL dönemi KHK’lerinin darbe teşebbüsü ile sınırlı olmasıdır. Ancak hükümet işi iyice keyfiliğe dökerek kış lastiği konusunu dahi OHAL KHK’si ile düzenlemektedir. Bu durum mevcut anayasanın ihlali olduğu kadar, referanduma sunulan anayasa değişikliğinin özünü de gözler önüne sermektedir.
687 sayılı KHK ile sermayeye yeni teşvikler sağlandı. Bu teşviklerin büyük bölümü İşsizlik Sigortası Fonu’ndan dolayısıyla işçinin parasından karşılanacak. Yeni KHK’ya göre 2017 yılı sonuna kadar işe alınacak her ilave işçi için, İşsizlik Sigortası Fonundan işverenlere günlük 22,22 TL sigorta prim desteği sağlanacak. Bu kapsamda sağlanacak teşvik 30 gün çalışan bir işçi için ayda 666,6 TL olacak.
Patronlara sağlanacak destek sadece sigorta primleri ile sınırlı değil. Sağlanan destek asgari ücretin netinin dışında kalan tüm kesintileri kapsıyor. Asgari Geçim İndirimi hariç gelir vergisi tutarı (93,31 TL) ve damga vergisi (13,49 TL) işverenlerden tahsil edilmeyecek. Böylece bir işçi için işverenlere sağlanan aylık destek 773,4 TL’ye ulaşacak. Bu desteğin yüzde 86,2’si İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanacak. Bu uygulama Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsizlerden işe alınacak işçileri kapsayacak.
İşverenlerin bu destekten yararlanmaları için belirli koşulları yerine getirmesi gerekecek: Aralık 2016 itibariyle iş yerinde çalışan işçi sayısına ilave istihdam edilecek her bir işçi için bu destek verilecek. Teşvik istihdam artışı olmaksızın ödenmeyecek. Ek istihdam her türlü sigorta ve vergi kesintisinden muaf olacak. İşverenin teşvikten yararlanabilmesi için işe aldığı işçinin 3 aydır işsiz olması ve Türkiye İş Kurumu’na kayıtlı olması şartı aranacak. Böylece işveren işçiye sadece 1404 TL net asgari ücret ödeyecek. Vergi ve sigorta primi ödemeyecek.
İstihdam teşviki sadece asgari ücretle işe alınanları kapsamayacak. Yüksek ücretli işçilerin ücretlerinin asgari ücrete karşılık gelen bölümüne ilişkin vergi ve sigorta primi tutarı (773,4 TL) işveren tarafından ödenmeyecek.
Bu teşvik paketi işçinin parası ve halkın vergileriyle işverenlerin desteklenmesi anlamına geliyor. 1,5 Milyon yeni istihdam sağlama hedefi güden bu uygulamanın İşsizlik Sigortası Fonuna maliyeti 13 milyar TL civarında olacak.
Bu teşvik paketiyle İşsizlik Sigortası Fonu bir kez daha yağmalanmış olacak. 2002 yılından bu yana işsizlere sadece 14,3 milyar TL ödeme yapan İşsizlik Sigortası Fonundan bir çırpıda 13 Milyar TL’ye el konulmuş olacak.
DİSK, işçinin parası ile işverenlerin teşvik edilmesine karşıdır. Bu teşviklerin işe yaramayacağı daha önceki uygulamalardan bellidir. İşsizlik Sigortası Fonu kaynakları amacına uygun kullanılmalıdır.
İşverenlere değil işçilere vergi indirimi sağlanmalı ve asgari ücret tümüyle vergi dışı bırakılmalıdır.