Image Map

Sendikalar salgından güvenli çıkışın anahtarıdır

Sendikalar salgından güvenli çıkışın anahtarıdır
Luca Visentini, ETUC Genel Sekreteri

Krizden sonra ‘eski tas eski hamama’ dönüş mümkün değil: ‘yeni normal’, kapsamlı bir siyasi ve toplumsal dönüşümü zorunlu kılmaktadır.

Koronavirüs, Avrupa’da benzeri görülmemiş ve Avrupa bütünlüğünün temellerini tehdit eden bir sağlık krizi yarattı. Hayat kurtarmak haklı olarak öncelik olmak durumunda ancak aynı zamanda bir ekonomik buhran da ufukta görünüyor.

Sendikalar, Avrupa Birliği genelinde harekete geçerek işçileri ve ailelerini korumak için büyük çaba gösterdi. AB hükümetleri ekonomilerini tekrar faaliyete geçirmeye başlarken, işçiler de işyerlerinde güvende olacaklarından emin olmak zorundadır. Ekonomik iyileşme zaruri olmakla birlikte işe geri dönüş, işçilerin ve yakınlarının yaşamlarını tehlikeye atarak dikkatsiz bir biçimde gerçekleşmemelidir; elbette bu durum dönecek bir işi olanlar için geçerlidir.

Milyonlarca işsiz

Salgından sonra, sınırları sosyal mesafe ve uzun dönem koruyucu önlemler ile çizilecek bir ‘yeni normalden’ sıkça söz ediliyor. Ancak bu yeni normal, toplumsal ve siyasi önceliklerin temelden dönüşmesini içermelidir. Milyonlarca işçinin işsiz kaldığı bir Avrupa’da artık eskiye geri dönüş olamaz.

Europe Foundation tarafından Yaşam ve Çalışma Koşullarının İyileştirilmesi için yapılan araştırma, krizin başlangıcından bu yana Avrupalıların yüzde 28’inin işini kaybettiğini veya geçici süreyle işsiz kaldığını, neredeyse yüzde 50’sinin çalışma sürelerinin azaldığını ve yüzde 15’inin üç ay içinde işlerini kaybetme riski olduğunu düşündüklerini ortaya koymaktadır. Avrupalıların yüzde 20’den fazlası geçinmekte zorluk çekmekte ve yüzde 27’si geçimlerini sağlamaya destek olacak birikimlerinin olmadığını ifade etmektedir.

Eğer yakın zamanda işlere dönüş mümkün olmazsa, işsizlik 2008 mali krizinin bile ötesinde düzeylere ulaşacak ve 1930’lardaki krizden daha derin bir krize neden olacaktır. Yeni normal, hükümetlerin sosyal refaha öncelik verdiği ve gezegenimizin karşı karşıya olduğu tehlikeyi ciddiye aldığı – sera gazı emisyonunu azalttığı, çevre dostu teknolojilere yatırım yaptığı, yeni ve daha az kirliğe yol açan ulaşım biçimleri bulduğu ve temiz hava sağladığı bir süreç olmalıdır.

İyileşme planı

İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk kez bu kadar büyük bir iyileştirme planına ihtiyaç duymaktayız. Bu, tüm çalışanlar için adil bir plan olmak zorundadır. Aynı zamanda, kamu hizmetlerine ve kamu hizmetleri işçilerine kaynak sağlanabilmesi için çok uluslu şirketlerin ve zengin bireylerin kendi paylarına düşen adil düzeyde vergileri ödemelerini sağlamalıdır. Plan, Birleşmiş Milletler Paris Anlaşması ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini uygulamaya katkı sağlamalıdır.

İyileşme planı, sanayi üretiminin yenilenmesine ve çevresel ve toplumsal açıdan sürdürülebilir ekonomik faaliyetlere büyük ölçüde yatırım yapılmasını; refah ve sosyal koruma sistemlerinin güçlendirilmesini içermelidir. Bu, yükü yeniden ulusal kamu bütçelerine yükleyerek ve üzerine sert koşulları olan kredi borçları ekleyerek değil, aksine, AB için gelecekte kimseyi geride bırakmayacak gerçek bir ekonomik ve mali kapasite oluşturmaya yatırım yapılarak uygulanmalıdır.

Covid-19, çok uzun zamandır hakkı verilmeyen ve düşük ücretlerle çalışan hemşirelerin, bakım, ulaşım ve temizlik hizmetleri çalışanlarının, öğretmenlerin, tarım emekçilerinin ve diğer pek çok işçinin toplumsal yaşamdaki kritik rolünü ortaya koydu. Bu krizin sonuçlarından biri salgın boyunca yaşamlarını tehlikeye atarak söz konusu zorunlu işlerde çalışan işçilerin hak ettikleri itibar ve kazanımlar – daha iyi ücretler ve daha iyi çalışma koşullarına – erişmesi olmalıdır.

Güvencesiz işgücü

Virüs, Avrupa’nın giderek büyüyen güvencesiz işgücünü (geçici işçiler, serbest çalışanlar ve kendi hesabına çalışanlar) daha da görünür kıldı: Söz konusu işçilerin diğer işçilerle aynı güvencelere sahip olması gerektiğini kabul etmek için bir küresel virüs salgını gerekmemelidir. Şoförler, kurye sürücüleri de dahil dijital emek platformlarında çalışan işçiler için kişisel karantina gerçekçi olmayan bir taleptir. Bu işçiler, gelirlerini kaybetme korkusundan ötürü hastalık izni kullanamamaktadır.

Hükümetler ve işverenler salgından dersler çıkarırken bu işçilerin gelecekte sosyal koruma ve hastalık durumunda destek alabilmeleri sağlanmalıdır. AB ve üye devletler, standart dışı istihdam biçimlerinde çalışanların işlerini, gelirlerini ve haklarını kaybetmemesini güvence altına almalıdır. Biz bu krizi, standart dışı işçilerin çalışma koşullarını iyileştirmek için bir fırsat olarak görmekteyiz.

Avrupa, salgın sırasında yeterli yanıt oluşturamayan tedarik zincirlerini yeniden düzenlemek zorundadır. Tedarik zincirlerimizin ekonomik, çevresel ve toplumsal olarak daha sürdürülebilir hale getirilmesi, temel üretim alanlarının AB ortak pazarına nasıl yeniden yerleştirileceğine odaklanılması ve vergi ve sosyal adalete daha fazla faaliyet alanı sağlanması, gelecek için bir öncelik olmalıdır. Covid-19, bazı üye devletlerin yaptığı gibi, insan haklarına ve sosyal haklara saldırmak için bahane olmamalıdır.

Artan çabalar

Avrupa çapında, yerel, ulusal ve AB düzeylerinde sendikalar, çalışan veya işsiz, işten çıkarılmış, kendi hesabına çalışan, göçmen veya güvencesiz olmak üzere tüm işçiler için mücadeleyi hızlandırdı. İşini kaybedenler, işten geçici olarak çıkarılanlar ve salgından önce de işsiz olanlar dahil herkes işine güvenli şekilde gidebilmelidir.

Hiç kimse, riskli ortamda çalışmayı reddettiği için yaptırımla karşı karşıya kalmamalıdır. İşçilerin, güvenli olmayan bir işten uzaklaşma ve o işe geri dönmeyi reddetme hakkı vardır. Bu hak, işten çıkarma veya diğer yaptırımlara karşı yasalar tarafından korunmaktadır.

Ulusal hükümetler, işçilerin ve ailelerinin geçiminin ve istihdamının korunmasını desteklemeyi amaçlayan acil önlem paketlerine çok az para aktardığı için halihazırda çalışanlar mağdur durumda bulunuyor. Örneğin İtalya’da işsizlik ödeneği hakkı olan 10 milyon işçinin yalnızca 1 buçuk milyonu bu haktan yararlanabildi. Bankaların sistemleri Avrupa Merkez Bankası tarafından harekete geçirilen desteği engelleyerek şirketler ve hane halkı ihtiyaçları için kredi sağlamayı reddediyor.

İnsanlar gıdasız kalıyor, şirketler iflas ediyor ve milyonlarca iş kaybı yaşanıyor. Avrupa derin ve uzun bir ekonomik gerilemeye girerse durum daha da kötüye gidecektir. Bu yüzden acil önlemler hiç zaman kaybetmeden sosyal taraflarla işbirliği içinde uygulanmalı ve AB ve üye devletler tarafından iddialı iyileşme stratejileri hayata geçirmelidir. On milyonlarca işçinin, “acil durumda işsizlik riskini azalmaya destek (SURE)” planı kapsamında kısa süreli çalışma desteğine ihtiyacı vardır. Yardım, şu anda gereklidir ama iyileşme sürecinde istihdamın korunması acil durum atlatıldıktan sonra da sürdürülmelidir.

Kalıcı araçlar

AB bütçesinin Avrupa gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 2 oranında üzerine çekilmesi hedefi doğru yönde ilerlemektedir. Ancak 2022’nin sonrasında Avrupa desteği isteniyorsa güvenli bir şekilde fonlanan AB araçları gerekmektedir. Siyasi liderler ulusal çıkarlarını bir kenara bırakarak AB’nin kapasitesini, vatandaşlarını işsizlikten, yoksulluktan ve sosyal dışlanmadan korumak ve yatırım yapmak için istikrarlı hale getirmeyi amaçlayan kalıcı araçlar oluşturmalıdır.

Avrupa, on yıl süren kemer sıkma politikalarının ve kesintilerin acı sonuçlarını yaşadı. Sermayenin çıkarları ve karlılığı insanların ve çevrenin korunmasından, sosyal adaletten önce geldi. Şimdi, bu bir adım ilerisini görmekten yoksun yaklaşımı terk etmenin ve herkes için refah ve dayanışma temelinde bir gelecek inşa etmenin tam zamanıdır.
Avrupa demokrasisi finansal kriz ve kemer sıkma nedeniyle riske atıldı ve eğer AB salgına karşı farklı bir yanıt oluşturmazsa bu demokrasi tamamen yok olabilir. Mücadele henüz kazanılmadı ve önümüzdeki yıllarda nasıl bir Avrupa’da yaşayacağımızı bugün alınacak kararlar belirleyecektir.

Luca Visentini, Trade Unions are key to a safe exit from the pandemic,
Social Europe, https://www.socialeurope.eu/trade-unions-are-key-to-a-safe-exit-from-the-pandemic
Çeviri: Gonca Acaray

ITUC ETUC