ITUC’un 1 Mayıs 2023 mesajı: Yeni bir toplumsal sözleşme için kolektif mücadele
Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC)
1 Mayıs 2023: yeni bir toplumsal sözleşme için kolektif mücadele
1 Mayıs’ta, dünyanın dört bir yanındaki işçiler, sendikaları aracılığıyla güvenli ve sürdürülebilir yaşamlar inşa edip, sosyal adaleti tesis ederek, 150 yıldır yürüttükleri kolektif mücadeleyi kutluyor.
1 Mayıs, aynı zamanda insanlar ve içinde yaşadığımız gezegene yönelik büyük zorluklar üzerine düşünme zamanıdır; bu zorlukların üstesinden ancak ekonominin ve toplumun kalbinde yer alan canlı bir sendikal hareket ve herkes için adil ve sürdürülebilir bir gelecek inşa edecek yeni bir toplumsal sözleşme ile gelinebilir.
Bununla birlikte, on milyonlarca insan, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali de dâhil olmak üzere, silahlı çatışmaların acımasız gerçekleriyle doğrudan karşı karşıyadır. Çok taraflılık ile barış ve ortak güvenliği sağlamayı amaçlayan yaşamsal araçlar ve süreçler varoluşsal tehdit altındadır. Dünya büyük eşitsizlik, iklim değişikliği, demokrasinin geriletilmesi, halk sağlığına yönelik tehditler ve bölünme ve dışlanmayı şiddetlendiren düzensiz teknolojiler gibi birbiriyle kesişen krizlerle karşı karşıyadır.
Dayanışma, barış, eşitlik
Dünyadaki en büyük örgütlü demokratik güç olan küresel sendikal hareket bu zorlukların üstesinden gelinmesinde ve barış hedefine yönelik çabalar açısından vazgeçilmezdir. Kriz dönemlerinde dayanışmanın güçlendirilmesi, daha adil ve daha insancıl bir dünya inşa etmek için elzemdir.
Bu dünyaya giden yol ve barışın temel dayanağı, yeni toplumsal sözleşmedir. Kaynak eksikliği değil, oligarşinin üstesinden gelmek, vergilendirmede reform yapmak, kamu hizmetlerine ve sürdürülebilir bir geleceğe yatırım yapmak için siyasi irade eksikliği söz konusudur.
Küresel ekonomiyi yeniden şekillendirmek için gerekli demokratik hesap verebilirliği sendikal eylem yoluyla yaratabiliriz. Bu, şu konularda eylem anlamına gelmektedir:
İstihdam: sağlık, yeşil işler ve altyapı yatırımları yoluyla dünya çapında 575 milyon yeni iş imkanı oluşturarak ve kayıt dışı istihdamı kayıt altına alarak herkese iş amacına ulaşmak için istihdam.
Çalışan insanların refah payında on yıllardır süregelen düşüşü tersine çevirmek, herkes için onurlu bir yaşam sağlamak ve ekonomileri yeniden canlandırmak için yaşanabilir asgari ücretlerle ücret artışları.
Haklar; işçilerin örgütlenme ve pazarlık haklarını güvence altına almak, güvenli ve sağlıklı çalışmayı sağlamak, ayrımcılığa, zorla ve çocuk işçiliğine karşı koruma sağlamak ve adil geçiş yoluyla sürdürülebilir bir dünya inşa etmek.
Eşitlik; kadın ve erkeklere eşit ücret ödenmesini garanti altına almak ve ırkçılık ve homofobiyle mücadele etmek.
Sosyal Koruma; küresel bir sosyal koruma fonundan başlayarak bu temel insan hakkından tamamen veya kısmen mahrum olan dünya insanlarının dörtte üçü için kapsama alanına yatırım yapmak.
Kapsayıcılık; milyarlarca insanın refahını engelleyen dünya finans ve ticaret sistemlerinin sömürgeci yapısal çerçevesini ortadan kaldırmak.
Dünyanın dört bir yanındaki sendikalar hayat pahalılığı krizini ele almak için harekete geçiyor. Buna karşılık, birçok hükümet sosyal diyaloğa olumlu bir şekilde katılmak yerine, temel grev hakkını daha da kısıtlıyor. İnsana yakışır iş, adalet ve özgürlüğü güvence altına almak için emeğimizi geri çekme hakkını savunmaya devam edeceğiz.
Çalışan kadın ve erkeklerin on yıllar boyunca verdikleri ve kazandıkları büyük mücadeleleri hatırlarken, eşitlik, dayanışma, demokrasi ve karşılıklı saygı üzerine kurulu bir dünya inşa etmek için örgütlenerek ve bu gücü kullanarak işçilerin gücünü inşa etmeyi yeniden taahhüt ediyoruz.
Geçmişte sendikaların hayalleri ve özlemleri kolektif eylem, mücadeleye yoluyla gerçeğe dönüştü ve şimdiki neslin de insanları önceleyen bir dünya özlemini gerçeğe dönüştürme zamanı geldi.